Biyolojik saldırılar bitmiyor, bitmeyecek de. Dünya Sağlık Örgütü acilen harekete geçmeli. Tabii bu örgüt de malumların elinden alınabilirse!
Bilindiği üzere kuş gribi saldırısından sonra domuz gribi, onun ardından da COVID-19 gelmişti. Şimdi onun da ardından, toplu ölümlere sebep olabilecek büyük ihtimalle “sinek saldırısı” geliyor. Çünkü COVID-19'dan kaçarak, nispeten evlere sığınarak kurtulabildik. Ayrıca bu süreçte köyler, insanlara müthiş bir sığınak olmuştu. Bu sebeple köyde bulunduğum bir dönemde, sonraki süreçte sinekle saldırılabileceği düşüncesi aklıma gelmişti. Sanırım bu durum şimdi gerçekleşmeye başladı.
Ayrıca, COVID-19 sürecinde çocuklar yetişkinler kadar etkilenmemişti. Sineklerle saldırıda ise hem kaçış çok zor olacak hem de çocuklar daha fazla etkilenecektir. Yani şimdi hedefte çocuklar olabilir. Nitekim sinek saldırısı sanırım başladı. Çünkü bu mevsimde köyde sinek saldırısına maruz kaldım. Elimin üzerini ısıran iki sinek elimi perişan etti. Küçük çocuklar üzerinde bunun ne kadar büyük bir etki yaratacağını düşünmek bile korkutucu. Elimi ne kadar alkol gibi dezenfekte edici kimyasallarla temizlediysem de dört gün geçti, hâlâ elimin üzerindeki zehirlenme geçmedi.
Sineğin bu soğuk havada dışarı çıkabilmesi de ayrıca dikkat çekici bir durum. Kokarca ile ürünlere yönelik saldırılar zaten mevcut. Yani sadece insanlara değil, aynı zamanda ürünlere de bir saldırı söz konusu.
Bunu laboratuvarlarda üreten o lanetliler(!) bir an önce durdurulmalı. Aksi halde gidişat, toplu ölümlere doğru ilerliyor.