Şu an itibarıyla ülkemizi gıda terörü öylesine sarmış ki… Sinsi sinsi insan sağlığını tehdit eden, halk arasında “merdiven altı” diye tabir edilen sahte gıda üreterek piyasaya süren çakalların dansı, günden güne artarak çocuklarımızın ve insanlarımızın sağlığını derinden etkilemektedir.
Dünlerde otuz kırk ton sahte zeytinyağı, bugünlerde ise miadı geçmiş peynir gruplarının eritilerek kaşar peyniri diye piyasaya sürülmesi, el altından mezbahana damgası yemeden piyasaya sürülen etler ve kıymalar, genetiği değiştirilmiş Çin’den gelen ve sonrasında ambalajı değiştirilen baldo pirinçler gibi durumlarla karşılaşıyoruz. Tereyağları, tahıl ürünleri ve arı kovanlarından elde edilen ürünlerin hangi koşullarda üretildiği ve sofralarımıza geldiği şüpheli! Ülkemizi gıda terörü sarmış…
Vergisiz para kazanma uğruna Çocuklarımızın ve insanlarımızın sağlığı ile adeta dans eden bu insanları kim denetleyecek?
Tarım müdürlüğü gıda uzmanlarının yanında belediyelerimize düşen görevler çok önemlidir. Yapılacak sıkı denetimler rutin bir şekilde hız kesmeden devam ettirilmeli desek de, yeterli denetimlerin ve uygulamaların eksikliğinden olmuş olacak ki, hastanelere gıda zehirlenmesinden başvuranların sayısında artış durdurulamamaktadır.
El altından mezbahana damgası yemeden piyasaya sürülen etlerin akıbeti de belli değildir.
Tüm belediyeler, tarım ve orman il müdürlüklerinin yapacağı kapsamlı denetimlere acil ihtiyaç vardır
Zira burada tehlikede olan halkın sağlığıdır!