Hatta koalisyonun durumuna göre ikisi bir arada da olabilir. Yani neresinden bakarsak bakalım Trabzon bakanına kavuşuyor.
Peki bu kanaate nasıl vardık mı diyorsunuz? Açalım o zaman.
AK Parti Trabzon Milletvekili Süleyman Soylu Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor. Bu siyasi kimlikteki bir insanın partisi iktidara dahil olursa bakan olmasından doğal ne olabilir? Ayrıca geçmişi, siyasi izleği dikkate alındığında da bu düşüncenin afaki olmadığı anlaşılır.
Gelelim Haluk Pekşen'e.. Haluk Bey sadece Trabzon'un değil Türkiye'nin gündemine mal olmuş bir siyasetçi. Balyoz Davası'ndaki cevvaliyetini bilmeyen yok. Tuttuğunu koparan bir yapısı olduğunu siyasi çalışmalarından bağımsız olarak biliyoruz. Tanınmış bir hukukçu olması zaten hangi bakanlığa gelebileceğinin de ipuçlarını veriyor.
Gelelim MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın Bey'e.. Koray Aydın bilindiği üzere Bayındırlık ve İskan eski bakanı. Japonları bile şaşırtmış bir isim. 17 Ağustos depreminde 40 bin kalıcı konutu bitirip vatandaşı rahatlatan çalışmasıyla dünyaya mal olmuş bu siyasi kimliğimizin muhtemel bir hükümette görev almasından daha tabii bir isim var mı?
Evet bu basit denklemle diyoruz ki Trabzon hükümet kurulmadan bakanı olan bir il.
Trabzon'un Türk siyaseti üzerinde Cumhuriyet kurulduğundan bugüne bakıldığında büyük izleri olduğu görülür. Trabzon'u sadece Trabzon'dan ibaret görmemek gerektiğini bilen siyaset aktörleri Trabzon'u mevcut bütün illerden hep önde görmüşlerdir. Bu biraz da zorunluluktur. Trabzon'un nüfusundan çok nüfuzu olduğu yadsınamaz.
Hükümet kurulduğu ilk andan itibaren televizyonlardan bakanlar kurulu listesi Cumhurbaşkanı'na Başbakan tarafından götürüldüğü anda tahmini bakanlar arasında en az bir Trabzonlu bakan olacağını duyacağız.
Bu bakan Soylu mu, Pekşen mi, Aydın mı..
Bizim için hepsi de makbul..
Yeter ki Trabzon'un yüzü gülsün..
