yağmur damlaları denizin üzerine ürkek serçelerin zarafetinde değiyorgörseniz denizin sevinç çığlıklarını çocuğuna kavuşmuş ana gibi
*
her damla bir diğeriyle yarışırcasına küçücük halkalar bırakarak yitiyor derken ardından gelip değen diğer damla yarım kalan seremoniye yeniden başlıyor
*
insanın ruhu ne kadar yorgun olursa olsun kavuşmaların verdiği huzurla dinginleşiyor
*
zamanın ya da uzamın penceresinden bakınca toz zerreciklerinden başka nedir ki canlı ya da cansız nesneler? sonsuzluk girdabına tutulmuş varlıklarız
*
arada insan geriye dönüp bakabilse yaşadığımız onca acı ve anı yumağı
*
daha dün gibi;
20 temmuz 2015'da şanlıurfa suruç'ta faili belli olup öldürülen 33 gencecik çocuğumuzun toprağa doğru düşsel yolculuğu
ilk örtüleri de çevreden bulunup getirilen üzerlerine örtülen günlük gazeteler
gelip dayanıyor boğazıma gözlerimin önüne
*
ve her acı katmer katmer büyüyor gözlerimde
ve nasıl barışacağız çocuklarımızı öldürenlerle?
*
gül kokulu karanfil desenli çocuklarımız siyah beyaz film gibi de olsa gelip geçiyor yüzleri gözlerimizin önünden
delip geçiyor gözleri yüreğimizi
*
en azından gelecekte kuracağımız düşleri belki daha iyi yaşardık yaşasalardı
diyerek avunuyor manda gönünden yapılmış bıçkın yüreklerimiz
*
bir acıyı daha iyi anlamak için kendi ocağımıza düşmesine gerek yok ki
*
ve ben ömrümde gerçekleşemeyecek hiçbir düşü kurmadım
ne düşsüz ne de umutsuz yaşanıyor oysa
acı damıtılsa da gökyüzünden coğrafyamıza
gene de sorsalardı bana;
her şeye rağmen yaşadım derdim be!
.
ganita