radyoda türkü kendi ekseninde dönüyor
pir sultan abdal'ın 'inanmazsan ol Allaha sal beni' diye çığırmakta solist
türkünün yakıldığı zamanı evvel 1480 yılından önce
bense 2024 yılının 26 ağustos'unun ılık bir akşamını herk ediyorum geçmişe
kanla yoğrulmuş geçmişin iki yakası da bulaşmış ellerime
iki kadim uşakla günümü gün etmişim
içimizin pasını silmişim
kendi yarı çapımızın ekseninde hu! deyip dönmüşüz kör eksenlerimizde
birkaç kadeh rakı devirmişiz
hiçbir ortak yönümüz de yok aslında söyleştiğimiz dilden başka
anlaşıyoruz yine de 'seher vakti çalınan yarin kapısı' gibi
hele de 'neşet ertaş' söylemişse?
ne çıkar?
*
herkesin içinde inciler saklı oysa istiridye misali
yaşımız kemale erdi mi ne?
biraz daha duygusal olduk mu ne?
ota boka ağlıyor sanki ketum suratlı eşkallerimiz
sonra kim taşıyacak bizi birkaç dostun dışında söylencelerimizi geleceğe?
*
memleket yangın yeri
memleket kör sağır dilsiz
şayak kalpaklı adamın mevzide neler düşünüp neleri tasavvur ettiğini düşünüyorum nedensiz
bu kadar mı duyusuz kıpırtısız olacaktık diye de kendimi hesaba çekiyorum
*
sonrasında kendimi inzivaya çekiyorum
birer birer düşen kentlerin burgacında ölümden başka umarı olmayan mehmetçikler üşüşüyor usuma
satıh mı vatan mı yaşam mı ölüm mü?
hep ikincisini seçiyor nedense naçar yüreğim
*
ömrü hayatımda hiç borçlu yaşamadım
kuvayı milliyenin aziz ruhları dışında
ve her şeye rağmen 30 ağustos 2024 cuma günü taksim alanına bir karanfil bırakacağım
..
ortahisar