yol bize ne anlatır ne söyler:
yolculuk insanı besler doyurur düşündürür sorgular
kime neye nereye gidersin-giderler anlatır gitmekten vazgeçmişsen seni başka bir yola sevk eder
*
yol anadır doğurgandır
kim giderse onu besler
öldürür arada çocuklarını
ya da gideni başa döndürür yolcuyu
her yolcunun öyküsü farklıdır
bu tıpkı çiçekler gibidir
farklı türdeki ağaçlar gibidir
*
çoğu kez içinde mutlaka bir amacı olan yola çıkmışlığım vardır
arada amaçsız da yola çıkmışım
amaçsız çıktığım her yol beni yeni bir serüvene taşımıştır
2010 yılında gürcistan/tiflis'e eylül ayında gittiğim gibi
bin bir de kuşkuyla gittiğimden bin bir renkle döndüm oradan
tiflis meydanında bir kilisenin kaburasına tünemiş karga gibi geleni geçeni seyre daldım
*
eskiden rusya'nın en önemli oyuncaklarından birisi matruşka bebekleriydi
her birisin içinden küçük de olsa diğerinin muadili çıkardı
oysa tiflis meydanı'nda hiç kimse kimseye benzemiyordu
geçmiş komünizm doktrinlerinin en önemli özelliği sanırım ırk harmanı yapmaktı
bir çekik gözlüden sonra bir sarışın mavi gözlüyü görme olasılığınız kadar altay dağlarının eteklerinden kopup gelen esmer buğday tenli ve şahin bakışlı efulimlileri de görme şansınız vardı
*
yolun bir başka özelliği de düş (hayal) dünyanızın büyümesine yol açar
çünkü yollar yeni düşler kurdurur-gördürür ya da (yapmanıza) gerçekleştirmenize yardımcı olur
*
yol insana müziğin başka ritimlerini de öğretir her gittiği merkezin insanı da hayvanı da çevresi de farklı bir devingenlik içindedir
*
yol insana resim de yaptırır çünkü resim tuvali düş dünyasının görünen objelerinin yansımasından başka nedir ki
*
yol ana rahmi gibidir
düşmeyegör içersine bir kere
gittikçe büyür düşlerin
ilki ya da sonu yoktur
ezel gibi ebedidir kendisini sorgulamaz ve de suçlamaz
sormaz da yolcunun hiçbir aidiyetini
sadece kişiden kişiye düşlerini besler-yaşatır yeryüzü onunla başlar ve bitmez!
..
ganita