Rusya, en yakın komşusu  olan Türkiye’nin –sınır tecavüzü nedeniyle– uçağını düşürmesini bahane ederek komşuluk imtihanındaki puanlarını düşürmeye devam etmesi çok büyük tarihî bir yanlıştır.
Çünkü; sonunda bu tutumla komşusuz kalabilir.. Halbuki, sınır ihlâli (tecavüzü) yapmasaydı, uçağı düşürülecek miydi? Başkaları düşürünce onlara  aynı tepkiyi gösterdi mi?..
Belli ki hem suçlu hem de güçlü olmak politikası gütmek istiyor amma bu hiç mümkün olmaz. Zira bir milletin sınırları O’nun namusudur.
Sınıra tecavüz namusa tecavüzdür.
Bu nedenle Türkiye’nin komşusunu uyarması, meşru müdafa yapması hukuk ve komşuluk gereği hakkıdır.
Bir zamanlar, meselâ 1810’lar da Akçaabat Sargana’da, 1914’te Of’ta, 1916’da Trabzon Limanı’nda da  aynı tecavüzleri hem uçak, hem gemi ve hem de tanklarla üç koldan deneyerek tecavüzü işgale bile çevirmişti.
Fakat o zamanlar Osmanlının çöküş yıllarıydı. Trabzon’da dört bin ev yıkmış, bu işgal iki sene sürmüştü. Ne var ki bu üç tecavüz ve işgalin üçünde de  sonunda pes etmiş, sınır ihlâlleri aleyhine olmuştur.
Bu hudut anlaşmalarını, komşuluğa dönüşü unuttu mu?
Sayın Putin’i ciddî bir devlet adamı bilirdik, öyle tanıdık; bu olayda bu ciddiyeti Dünya kamuoyunda kaybetmeye başladı.
Asıl yanlış buradadır.
Türkiye aynısını yapsa Rusya  buna ne iyi yaptınız der mi?
Türkiye’de beş milyon Suriyeli şefkatle bakılıyor. Konuk edildi. Rusya madem o kadar Suriye’yi seviyor; o da alıp beş milyon Suriyeliyi Rusya’da iskân ettirip  baksa ya!
Mesele başka..
Hem de Öcalan’ı zaten Şam’dan alıp Yunanistan’a ve İtalya’ya yollayan  ne yazık ki Rusya idi. Oradan da Kenya’ya giden o teröristbaşı sonunda Türkiye’nin başına musallat edildi.
Durum böyle çok hassasken halâ Türkiye ile olan komşuluğuna zarar vermeye kendisi çalışıyor.
Böyle süper devlet olunmaz..
Türkiye ile oyun oynanmaz..
Ekonomik tehditler hiç ama hiç yakışmıyor Rusya’ya..
Düşürülen uçağa karşılık Türkiye’den sebze alımını durdurmak veya üzerine zam koymak görüşünün televizyonlarda yankılanması çok büyük bir komedi oldu. Önemli olan bu komşuluk imtihanında her iki tarafın kazanmasıdır.
Türkiye haklı davasının peşinde  hiç kimseye zarar vermedi.
Hep meşru müdafa yapıyor.
Fakat o kadar cılız bir politika tutumuna girdi ki Rusya’daki vatandaşlarımıza bile bin bir zorluk çıkarılmasına, hatta bazılarının Sibirya’da hapse atılmasına, pasaport krizi ortaya atılmasına, hava alanlarında vatandaşlarımıza işkence yapılmasına, bazı anlaşmaların iptal edilmesine bile tenezzül etti.
Büyük devlet tutumu bu mudur?
Bu terör devletçiliğidir. Zaten zaman zaman Ermenileri ve PKK’yı desteklemesi Rusya’nın ciddî tarihî ile de çelişiyor. Kırım ve Ukrayna’da da  başka baskılar uyguluyor.
Türkiye gibi haklı mı?
Türkiye komşuluk hatası hiç yapmadı.
Yaptığı sadece meşru müdafadır.
Umarız, Türkiye ve Rusya komşuluğu  hiçbir şekilde bozulmaz. Bozulsa da Türkiye Osmanlı çöküş devrindeki gibi silâhsız değil.
Çok güçlüdür.
Bazıları tarihî yanılgılara kapılmasın.. 2. Cihan Harbi’nde işgal ettiği Doğu Almanya’yı bile Batı Almanya’ya  geri veren Rus devletinin Türkiye’nin Suriye sınırında işi ne?
Hiç yakıştı mı? Rusya hükümeti tarih okumuyor mu? Özür dilemek bile Türkiye’ye değil; Rusya’ya düşmektedir. Haydi komşulukta göstersin kendini bakalım. Ortadoğu’nun tarih boyu Osmanlıca haritaları Rusya’nın  elinde değil, Türkiye’nin elindedir. Ya buna ne demeli?
Sırtından bıçaklanan Rusya mı Türkiye mi?