Sayın başbakanı dinliyoruz; “Bahçelinin lafının üzerine laf olmaz” diyor!
Sayın Cumhurbaşkanını dinliyoruz; “Bahçeli devlet adamı sorumluluğu ile” davranıyor diyor!
Sayın bakanları dinliyoruz; “Bahçeli’yi övmek için” birbirleriyle yarışıyorlar!
Yandaş medyayı okuyoruz; hiç olmayacak kadar Bahçeli ile ilgili alkışları görüyoruz!
Akademisyenlerin açık oturum nutuklarını dinliyoruz “aferin, inanılmaz, büyük bir devlet adamı” yaftalarını topluma ezberlettiklerine şahit oluyoruz!
AKP seçmenlerini dinliyoruz; “ben MHP’ye oy verebilirim” lafını her yerde seslendiriyorlar!
Allah, Allah doğrusu şaşırıp kalıyoruz;
Düne takılıp kalmak yarını için kayıp sayılabilir, ancak dünü unutarak ta yarını tayin etmenin mümkün olmadığını akıl sahibi herkesler bilmektedir!
Dün; fikirleri “ayaklar altına alınması gerekecek kadar” tehlikeli,
Kafatasçı, ırkçı, kandan beslenen, aklı ermez, Fatiha bilmez, bir Bahçeli vardı!
Bu gün, başka bir Bahçeli varmış da bizler yeni öğreniyoruz!
Başbakan Trabzon da açıklıyor; “anayasayı değiştirerek başkanlık sistemini MHP ile birlikte” getireceğiz diyor!
MHP’yi günahları kadar sevmedikleri “eylem ve söylemleri” ile sabit olan çevrelerin, doğrusu bu aşırı “aferinci” MHP seviciliğini bizler anlayamıyoruz!
Aslında anlıyoruz da; bu tuzağın MHP’ye kuranların niyetlerini, başta MHP Genel Başkanı ve Genel Merkez Yönetiminin anlamış olduğunu zannetmiyorum.
Bu geçiş döneminde, anayasanın değiştirilerek, başkanlık sistemine geçilmesi için; MHP’nin parlamento da desteğine ihtiyaç vardır. Bunun sağlanması için, MHP’nin olmazsa olmazları olan, anayasanın ilk dört maddesi ve Vatandaşlıkla ilgili maddelerinin değiştirilmeyeceği bir anayasa teklifi MHP ye yapılmıştır. Bunu kendi isteklerinin tatmini olarak gören MHP yönetimi, biraz da havalara girerek; “bakın işte devleti ben tanzim ediyorum” dercesine, başbakanın tekliflerinin makul olduğunu söyleyerek, iktidar tarafından kurulan “aferin tuzağına” düşüyor!
Nasıl mı, açıklayalım;
Önce MHP’nin isteklerinin öncelendiği ve aynı zamanda da başkanlık kapısını aralayan anayasa değişikliği yapılacak, ardından referandum ile başkanlık oylanacaktır. Tek taraflı medya propagandası bombardımanı altında kalacak olan halkımız, muhtemeldir ki; büyük bir ekseriyetle başkanlığa onay vereceği hesap edilmektedir!
Böylece iktidar istediğini elde etmiş olarak planın ikinci aşamasına geçecektir!
Geçiş döneminde MHP’nin desteğini almak için yeni anayasadan çıkarılmayan maddeler, güçlendirilmiş yetkilerle gelen ve halkın gözünde artık tek kurtarıcı olarak görülen yeni başkan tarafından tekrar halka getirilerek anayasadan çıkarılabilecektir!
Bunu Sayın Bahçeli’nin önlemesi elbette mümkün olmayacaktır!
Bunun böyle olmayacağını garanti eden var mı?
Referandumdan sonra bu günkü Bahçeli severleri çok merak ediyorum, hizmetlerinden dolayı Sayın Bahçeli ye madalya takacaklar mı?
Bahçeli artık,konuşmaya da hakkı kalmadığından; bu günkü aferinci politikaların tatlı hatıralarıyla ömrünün geri kalan kısmını tamamlayacaktır!
Ancak, dün de, bu gün de, yarında; pohpohlanmayı kazanç saymayan “gerçek vatansever ülkücülerin ahı” bu gelişmelerde payı olan herkese hayatı “toz-pembe” göstermeyecektir!
Bunun unutulmaması dileğiyle, biz hatırlatma görevimizi yapıyoruz.