Bu kez yolumuz, Akçaabat ilçesi sınırları içerisinde bulunan Derecik, üzerinden 1230 rakımlı Sırt mevkiini takip ederek Sinba, Büyükoba , Lişer, Kayabaşı, Haçka ve Beypınar Yaylası.
Dik ve rampa yollardan tırmanarak yaklaşık 30 dakikada, Sırt mevkiine ulaştık.
Buradaki sosyal tesislerde çay molası verdik.
Şenol-Rasim ve Kasım Bıyık kardeşlerin işlettiği tesis muhteşem manzaraya sahip.
Adını da aldığı yer tam da Sırt’ta!
Tesisler aile işletmesi, çoluk-çocuk, kadınıyla, erkeğiyle tüm aile burada hizmet veriyor.
Yeme-içmenin yanında, tesiste altı odalı bir motel de bulunuyor.
Tam bir aile işletmesi.
Ailenin büyüklerinden ve işletmecilerinden, Şenol Bıyık’a, “İşler nasıl diye?” sorduk.
“İmam bile turizmci oldu! Varın gerisini siz düşünün.” diyen Şenol Bıyık şöyle konuştu: “İşler kötü diyemem, Arap turistler adeta yöreye akın ediyor. Sadece biz değil bölgedeki bütün otel ve tesisler dolu. Ama bir başıboşluk var. Devlet kimseyi denetlemiyor. Belgesiz turizm rehberleri adeta cirit atıyor. Arapça bilen herkes turizm rehberi olmuş. Özellikle Suriyeliler Arapça bildiklerinden korsan rehberlik yapıyor. Kültür ve Turizm Müdürlüğü bunları denetlemiyor. Getirdikleri gruplar için yüzde 15-20 komisyon istiyorlar. Biz müessesemize bu tür istekle gelenleri almıyoruz. Bitmedi, Arapça bilen imam altına bir minibüs çekmiş turist taşıyor, rehberlik yapıyor. İmam da imamlığını yapsın. Anlatmaya çalıştığım, bir başıboşluk var. İşletmeler, bizim gibiler vergi verirken, bunların öyle bir sorunu yok. Bunlar turizme rahatsızlık veriyor. Bunlara kim, “Dur.” diyecek.
AK Parti Akçaabat İlçe Yönetim Kurulu Üyesi olduğunu da ifade eden Şenol Bıyık şöyle deva etti: “Bence Trabzon’u ve esnafı ayakta tutan Turizm ve Arap turistler.  Yılların işletmesiyim. Beni şu ana kadar Trabzon Turizm ve Kültür Müdürü ziyaret etmedi. Kendisiyle de tanışıklığım yok. Acaba, Sırt’ın nerede olduğunu biliyor mu?
Devlet büyükleri biran önce olağan üstü hal ilan edip turizm sorununa eğilmeliler.

Yoksa Rus turistler gibi Araplar da kaçar.
Trabzon’daki bazı otel ve işletmelerin çifte tarife uyguladığından da bahseden Bıyık açıklamasına şöyle devam etti: “Bence yapılanlar Trabzon’a layık değil. Ruslara aynı hatalar yapıldı, Trabzon’u terk ettiler. Korkarım ki aynı sorun, yine olacak. Geçen yıla oranla Arap turistlerde azalma var. Gürcistan ve Bosna Hersek’e gitmeye başladılar, yüze otuz civarlarında. Bir de yol sorunumuz var Milletvekilimiz Adil Karaismailoğlu’na ve Bakanımıza ilettik inşallah çözüm bulurlar.”
Sonuç olarak, bir sorduk, bin işittik.
Halk deyimiyle tuz bile kokmuş.
Kısacası, Trabzon turizmi; işletmecinin aktardıklarından öğrendiğimiz kadarıyla,
“İmdat.” diyor.
Bu buz dağının, görünen yüzü olduğunu, durumun daha da vahim olduğundan bahsedenlerde var.
Neyse yola devam ettik…
Sırt’tan yola koyulduk.
Şinba, Büyükoba ve Lişer Yaylası’nı takip ederek Kayabaşı Yaylası’na ulaştık.
Yol üzerinde aileleriyle piknik yapan Birleşik Arap Emirlikleri’nden turist olarak Trabzon’a gelen Dubaili Zait ve Mehmet Ali Menşeti’ye Lişer Yaylası’nda piknik yaptıkları mekanda çimende misafir olduk.
Sohbet ettik.
Yaylaları nasıl bulduklarını sorduğumuzda, “Cennet.” diye ifade ettiler.
Arap kahvesi, yanında da baklava ikram ettiler.
“Şükran.” deyip ayrıldık.
Kayabaşı Yaylası mesire alanına geldiğimizde ise müthiş bir manzara ve huzur veren ortam.
Arap turistlerle, yerliler bir arada bir tarafta, mangallar yanıyor.
Bir taraftan da çaylar demleniyor.
1900 rakımlı Kayabaşı Yaylası, Trabzon’un bu aylardaki nemi karşısında Arapların deyi ile, “Cennet.”
Ekip yine yola revan oldu.
Haçka, Beypınar derken ver elini Trabzon.

2634 SAYILI TURİZMi TEŞVİK KANUNU NEDİR?

Kültür ve turizm Bakanlığı tarafından yürütülen bu kanun kapsamında il müdürlükleri gereken denetimleri yapar.
Önceki yıllarda Valilikçe bit komisyon kurulur ve bu komisyonda esnaf odalarından, Belediye’den, Tarım İl Müdürlüğü’nden, Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden, gerekirse diğer ilgili kurumlardan alınan personelle denetimler yapılırdı.
Yine turizm mevsimi gelmeden işletmelere yönelik seminerler verilir, müşteriye davranış, hijyen gibi benzeri konularda, çalışanlara KTÜ Turizm Meslek Yüksek Okulu öğretim görevlileri tarafından eğitimler verilirdi.
Özellikle kırsaldaki işletmelerin personeline ağırlık verilirdi.
Madde 2-Bu kanun, turizm hizmeti ile bu hizmetin gereği kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ve turizm merkezlerinin tespiti ile geliştirilmelerine, turizm yatırım ve işletmelerinin teşvik edilmesine, düzenlenmesine ve denetlenmesine ilişkin hükümleri kapsar.
Yukardaki madde de görüldüğü gibi kanunun özünde koruma ve denetleme ön plana çıkıyor.


BİZ BU KENTİ SEVİYORUZ

Eşofmanları sırtına çekip Uzungöl’de otel otel dolaşmakla, iş yapmak farklı bir şey.
Takipteyiz.
Umarım haftaya bazı işler düzelir.
Her gün sahadayız.
Dahası her yaylada bize rastlayabilirsiniz.
Hem yerli, hem de yabancı turistlerle birebir temas halindeyiz.
İşletmecilerin de müşterilerin de sorunlarını biliyoruz yakından tanığız.
Şimdilik bu kadar.
Haftaya birileri üzülebilir, görevlerini yerine getirmezse.
Biz bu kenti seviyoruz.
Bu kenti seven yöneticileri de severiz.
Sevmeyenler yoktur inşallah.
Yukardaki maddede görüldüğü gibi kanunun özünde koruma ve denetleme ön plana çıkıyor.

***