Muhteşem bir atmosferde ezeli rakibi Fenerbahçe’ye maçın bitimine, ta ki o talihsiz golü yediğimiz son saniyeye kadar hem pozisyon hem de sahaya yansıtılan futbol adına Trabzonspor önemli karakter ortaya koydu
Kazanma arzusuyla, yani he yönüyle Fenerbahçe’ye sahanın her yerinde üstünlük kuran Trabzonspor futbol adına seyredilebilir bir mücadelenin en güzel örneğini göstermiştir.
Kimse bir şey söyleyemez.
Yardımlaşma ve de takım oyununu ortaya koymakta zorlanmayan Trabzonspor hakikaten İstanbul’da yediği talihsiz golle 2 puanı bıraktı
Söylenecek bir söz de vardır ki beraberliğe sevinen Fenerbahçe’yi elimizden kaçırdık.
Bu kadar pozisyon yakalandığın bir maçta, on kişi de kalsalar bu derbi maçlarının sonucu karşılaşma bitmeden belli olmuyor.
İşte en belirgin örneği son 25 saniyedir.
Trabzonspor son 20 dakikaya kadar oyundan düşmüş gibi gözükse de bir gerçek var ki defans ağırlıklı değişmeler yapılsa da adı futbol. İçerisinde her şey var.
İnsanlar konuşacaktırlar.
Hatta konuşmak içindir bahaneler üretecektir.
Bu maça üzüntüyü yansıtabilir, lakin eleştiriyi kabul etmez.
Trabzonspor özgüvenle oynamayı, sahaya yansıtabilen bir takım görünümünde ve de hayranlıkla izlenebilir takımlar arasındadır.
Az zamanda büyük işlere imza atmış bir takım görünümündedir.
Elimizdeki kısıtlı kadroya rağmen gençlerin motivasyonu onları kendilerinden daha tecrübeli rakipleri arasına taşıyor. Ve bu ağırlığı kaldırabilir seviyede bir takım vardı dün sahada.
En belirgin örneği de bu ligde yenemeyeceği takım yoktur. Bir de bu yönde bakmak vardı.
Bu takım artık her rakibin üzerindeki kazanma arzusunu birliktelikle oyuna yansıtabilen takımdır.
Böyle olmamalıydı. Oynayarak kazandık. Oynayarak iki puanı bıraktık. Tabi ki tecrübe eksikliğimizin de oluğunu unutmamak gerekir.
Tebrikler arkadaşlar.
Bu arada söylenmiş güzel bir söz vardır ki onu da yansıtmak istedim.
Eski yöneticilerimizde Süleyman Hacısalihoğlu ‘Allah kaleci Onur’dan razı olsun onun sayesinde Trabzonspor’un kalesini koruyacak belki de 10-15 sene bu takıma katkı sunacak 2 kaleci kazandık.’
Üzülmemek elde değil. Ama gerçek de bu.