Samsunspor’un hocası Thomas Reis, o kadar çok kendine ve takımına oynattığı oyun gücüne güveniyor ki, takımının dört as futbolcusunu kampa geç geldikleri için Trabzonspor maç kadrosuna dahi almayıp tribüne gönderebiliyor.

Peki, Trabzonspor’un hocası ne yapıyor? İlk geldiği gün "çok fazla oyuncumuz var" diyerek Katar Ligi'ne gönderdiği Trezeguet’yi devre arasında geri almanın çarelerini ararken, bir yandan da sosyal medyanın isteğiyle kadro dışı bıraktığı Bardhi ve Denis’i nasıl affedip kadroya alırım diye kara kara düşünüyor. İmkanı olsa Orsic’i bile affettirecek.

Bir tarafta takımının oyun gücüne inanan Thomas Reis, diğer tarafta ise takım oyunundan ziyade oyuncu gücüne inanan bir Şenol Güneş. Oyun gücüyle "Ben kurduğum kadroyla istediğim her skoru alırım" diyen Reis’e karşı, "Bu oyuncularım yetersiz, daha fazla oyuncu isterim" diyen yine Şenol Güneş. Akıllı, mantıklı ve belli bir oyun sistemi olan Samsunspor, Trabzonspor’un futbolcuya dayalı sistemini daha ilk yarıda çökertti.

Canla başla mücadele etmelerine rağmen, geride kalan 15 maçta olduğu gibi, sahada başı kesik tavuk gibi koşuşturan Trabzonsporlu futbolcuların bu demode futbolunun bir sonuç getiremeyeceği daha maç başlamadan belliydi. Boşuna kendinizi aldatmayın. Bu oyunla, bu çağ dışı futboluyla Şenol Güneş, kaç transfer yaparsa yapsın hiçbir sonuç alamaz. Ne bir oyun gücü var, ne bir savunma taktiği, ne de bir organizasyonu. Varsa yoksa topu al, git, ortala. Bu kadar koşuya, bu kadar anlamsız mücadeleye hangi ciğer dayanır?

Sonra da "Futbolcular kötü." Hadi ya! Trabzonspor’u çok kötü durumlarda gördük ama bu sezonki kadar kötü bir Trabzonspor’u hiç görmemiştik. Artık Trabzonspor’u izlemekten dahi zevk almıyoruz. Bakmayın siz futbolcuları kötüleyip, onların üzerinden hala yönetime ve Abdullah Avcı’ya vuranların sözlerine. Onların tek derdi, Trabzonspor küçük olsun, "Benim Trabzonsporum" olsun.

Baştan itibaren Şenol Güneş’in bu takımın başına yanlış şekilde gelmesi ve yanlışları yanlışlıklarla devam ettirmesi, Trabzonspor’un bu büyük çöküşüne zemin hazırlayan en büyük etkendir. Sonuçta Şenol Güneş tatlı tatlı bu takımın başından gitmeli. Daha genç, daha çağdaş ve akla dayalı bir oyun sistemini sahaya yansıtabilen bir teknik direktör Trabzonspor’un başına gelmeli. Zararın neresinden dönülse kârdır.