Ne zaman ki Şenol Güneş, sakatlanan Serdar’ın yerine genç Ali Şahin’i sahaya sürdü, aklıma Abdullah Avcı’nın meşhur “sıcak-soğuk oyuncu” deyimi geldi. O an, Ali Şahin’in büyük bir hata yapacağını anladım. Şenol Güneş, defansa sıcak oyuncu Mendy’i çekip orta sahaya diri bir oyuncu alsa, Trabzonspor’un bu maçı kazanamaması elde değildi. Ama Güneş ne yaptı? Osimhen-Batshuayi gibi kurt iki forvetin karşısına genç ve soğuk oyuncu Ali Şahin’i sürdü. Yine bir Şenol Güneş klasiği… Öne geçtiği maçta, taktiksel hataları ve oyunu okuyamaması yüzünden Trabzonspor, defalarca olduğu gibi bir maçı daha kaybetti.

Dün akşam, kanımca Okan Buruk’un Trabzonspor’a karşı uyguladığı tek bir oyun sistemi vardı: “Uçan, kaçan, geçen Trabzonsporlu futbolcuyu vurun, indirin. Korkmayın, nasıl olsa hakem faul vermez.” Galatasaraylı futbolcular da bu taktiği çok güzel uyguladı. Yunus Akgün, Cham’a dirsek atıyor, hakem devam diyor. Serdar’ın sarı kart gördüğü yerde, Abdülkerim kritik iki pozisyonda faul yapıyor, ancak hakem Kadir Sağlam, Abdülkerim’in sırtını sıvazlıyor. Üstelik, dakikalar önce oyundan atılması gereken Abdülkerim, Trabzonspor’un olası dördüncü golünü önlüyor.

Ne zaman Trabzonspor beraberlik golünü attı, hakem Kadir Sağlam da anında Galatasaray formasını giydi. Bütün bunlar yetmediği gibi Muslera, Banza’ya hava topunda kasti faul yaptı; net penaltıydı ama hakem yine devam dedi. El insaf yahu! Bu kadar bariz bir şekilde bir takım tutulur mu? Tutuluyor işte. O “yapı” dediğiniz şeyi bu akşam Arena Park’ta kanlı canlı şekilde tüm Türkiye gördü.

Yıllarca Trabzonspor’u şampiyonluktan etmek için canla başla çalışan Merkez Hakem Komitesi, işi artık iyice abartmış. Şimdi de Trabzonspor’u kümeye atmak için uğraşıyor. Yahu hakem biraz bıraksa, belki Trabzonspor bir şey yapacak, ama yok! Hakem adeta “Galatasaray’a gol yedirtmem arkadaş” dedi ve başka da bir şey demedi.