Evet, son maçların galibi Galatasaray öyleydi, böyleydi ama yenilmeyecek takım değildi.
Hele ki maçın ilk dakikasında skoru lehine çeviren Trabzonspor, bu avantajı ikinci bir golle süsleyemediği gibi, skoru da koruma adına hemen arkaya yaslanınca birde üstüne üstlük haybeye bir gol yiyerek oyunun dengesini rakibine bıraktı.
Sonuçta kaçınılmaz olunca ilk devreyi bırakın 1-1’le bitirmek iki golle 2-1 mağlup soyunma odasına giden takımdı.
Bu maça gelinceye kadar handikaplı maçları taraftarına unutturacak bu maçı lehine de çevirecek durumdayken gardı kırılan bir takım görünümünde dakikaların geçmesine yardım eden bir görünümle oyundan tamamen kopan değil de hakeminde yanlış kararlarına boyun büken takımdı.
Evet…
Yazarın dediği gibi önce hayaller ölür mantığı bu maçla yerini aldı.
Bu sezon Trabzonspor beklentilerinin uzağında havlu atmıştır.
Hoca şöyle beyanat vermiştir…
Yönetim günü kurtarma adına şunu söylemiştir…
Hepsi hava gazı.
Böyle gelinmiştir, böyle gider söylemi de bir şeyi ifade etmez.
Genel kurul şarttır, şarttır da yönetimin hoca ile yapmış olduğu üç yıllık doksan milyonluk anlaşmanın önümüzdeki zorluğunu nasıl izah edecekler.
Şampiyon olmuş bir takımın hocası ile yapılacak anlaşma bir yıllık opsiyonlu olarak yapılır.
Kim kimi köşeye sıkıştırdı kolay bir soru.
Hadi bakalım hocayı gönderin bakalım gönderebilirseniz.
Alınan futbolcuların her birinin rakamı kendi boylarından büyük hadi bakalım gönderebilirseniz gönderin.
Hayaller öldü.
Bu şehrin gençlerinin hayallerinin önünü açın bakalım açabilirseniz.
THE END
Bitti buraya kadardı!
Bundan sonrası eşarbını ters bağlama havaları.
Bundan sonrası boran.
Misyonumuzu yedik.
Kredimizi yedik.
Hamside büyümedi ki onu yiyelim.
Haydi bol şanslar.