Yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ülkelerle işbirliği anlaşmaları çerçevesinde, kurulan ve ulusal veya uluslararası proje yürüten okul ve kurumlar ile belirli eğitim reformu ve programları uygulayan okullarımız proje okullarıdır.

Proje okullarının lise kısmına öğrenciler LGS sınav sonucuna göre alınırken, ortaokuluna kurum kendisi gerek görürse sadece yazılı veya yazılı ve sözlü sınav sonucuna göre almaktadır. Sonuçta en gayretli, en çalışkan, en başarılı öğrenciler bu kurumlarımıza gitmektedir.

Proje okullarına yönetici ve öğretmen atama süreci, kapalı devre atama usulü devam etmektedir. Proje okullarında müdür atamaları başta olmak üzere tüm atamalar şeffaflıktan uzaktır. Yönetmeliğe uygun atamalar yapıldığı söylense bile yönetmelik dışı yapılan atamalar görevlerine gayet normalmiş gibi devam etmektedir. Zaten öğretmen atamaları okulların bağlı bulunduğu genel müdürün tavrına göre de yön değiştirmektedir. Mesleki ve Teknik Genel Müdürlüğü son 3 yıldır öğretmen atamaları için ilana çıkarken ilk kez bu yıl Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, Orta öğretim Genel Müdürlüğü (Fen ve Anadolu Liseleri) ilana çıkmıştır. Peki, kaç yıldır ahbap çavuş ilişkisine göre yapılan atamalar görevlerinde devam etmeli midir?

Aslında proje okulları bir FETÖ projesidir. Bir zamanlar Altın nesil yetiştireceğiz diye yola çıkanlar bu işi dershaneler ve kendilerine bağlı özel okulları ile yapabileceğini sanmıştı. Ancak Anadolu’muzun gerek öğretmenleri gerekse öğrencileri tüm engellemelere rağmen üstün çıkmaya devam etmiştir. Hal böyle olunca zaten devletin sahibi biziz mantığı ile yatılı olmak şartıyla devletin imkânlarını sınırsız kullanacak proje okulları kuruldu. Kendilerine hizmet edecek nesilleri yetiştirmeyi hayal etmişlerdir. Ancak 15 Temmuz darbe girişimi olunca altın nesil projesi yarıda kalmıştır. Sonrasında da menfaatçiler devreye girerek istediğimiz müdürü atayalım, istediğimiz müdür yardımcısını atayalım hatta istediğimiz öğretmeni atayalım mantığı ile bu proje devam etmiştir.

Trabzon’umuzda 39 proje okul/kurum bulunmaktadır. Bu kurumlarımızın 39 müdürünün 37’si, 155 müdür yardımcısının 135’i aynı sendikaya ait üyelerden oluşmaktadır. İlgililere sorunca kabullenilmiş bir mantıkla “zaten böyleydi’’ düşüncesine sahiptirler. Gözbebeğimiz bu okullarımız, hiçbir grup ya da oluşumun babasının çiftliği değildir! Milli Eğitim Bakanlığı, yıllardır görmezden gelinen ve kangrene dönüşen bu yarayı artık tedavi etmelidir. Ya bu okulları dönüştürmeli ya da kapatmalıdır. Özellikle lise branşındaki öğretmenlerimizin normal tayin isteyecekleri okul neredeyse kalmamıştır. Çünkü liseler çoğunluğu proje liseleri dönüştürülmüştür.

Akademik başarısı en yüksek öğrencilerimizi sınavla aldığımız okullarımızın, yönetici ve öğretmen atama süreci keyfiyete göre yürütülemez! Şimdiye kadar yapılmış usulsüz atamalar iptal edilmelidir. Proje okullarına yapılan atamalar, liyakat ve ehliyet esası temelinde ve sınav başarısına dayalı olarak gerçekleştirilmelidir.