Hopa oldum olası solun kalesi olarak bilinir. Oysaki geçmiş belediye başkanlarını incelediğimizde merkez sağın önemli bir ağırlık odağı oluşturduğu görülür. 1980'den sonraki başkanlara baktığımızda sıralama şu şekilde gerçekleşmiş:198–1989 Mahir DUDAK ANAP, 1989 – 1994 Turan ALTINTAŞ CHP, 1994 – 1999 Mahir DUDAK ANAP, 1999 – 2004 Mahir DUDAK ANAP, 2004 – 2009 Yılmaz TOPALOĞLU ÖDP, 2009- 2013 Turan KASIMOĞLU CHP şeklinde sıralandığı görülür. Burada üç dönem ANAP'ın Mahir Dudak'la netice aldığı düşünülürse solun ağırlığı kadar merkez sağın da gücü sıralamaya yansımış görülür.
Hopa'nın demografik yapısını incelediğimizde örtülü bir kabileciliğin hem sağın hem de solun siyasi tercihlerinde belirleyici bir rol oynadığı anlaşılır. Son zamanlarda özellikle Borçka Güreşen Köyü ana eksen olmak üzere Rize kökenli vatandaşların Hopa'da yoğun olarak yerleşmiş olmalarının seçimin seyrini değiştirecek bir özgül ağırlığa ulaştığını siyaset avcısı dediğimiz Hopalı analistler bana ifade ettiler. Bu gerçekliğin bu güzide ilçemizde aşırı kabilecilik anlayışını da giderek törpülediğini ve bu sakat anlayışın azalmasına vesile olduğunu dile getiriyorlar. Bütün göstergeler Hopa'da merkez sağla merkez solun kapışacağını gösteriyor.
Hopa’da aşırı sol dediğimiz itirazcı bir geleneğin de bir hayli güçlü olduğunu, bunların yanında kemikleşmiş bir milliyetçi kitlenin de küçümsenmemesi gerektiği noktasında görüş serd ediyorlar. Kabileciliğe prim tanımayan tek siyasi görüşün milliyetçi görüşte bütünselleştiğinin hakkını verip mevcut İlçe Başkanı Mustafa Yeğenoğlu'nu takdir etmek lazım. Belki Hopa Belediyesi'ni kazanacak güce henüz ulaşmış olmasalar da duruşlarındaki pozitifliği Hopa siyasetini iyi bilen çevreler bir önceki cümleyle bize aktardılar.
Mevcut Başkan Turan Kasımoğlu'nun yaklaşmakta olan yerel seçimlerde yine CHP'den adaylığını koyacağı ve de gücünü koruduğu bilgileri kulislerden bana aktarılmış durumda. Bunun karşısında sistemli bir AK Parti çalışmasının olacağı, Nedim Koyuncu, Nedim Cihan ya da Sinan Altınsoy gibi adaylardan biriyle Hopa'nın alınmasının psikolojik bir eşik teşkil edeceğinin idrakindeki ilçe yönetimi ince eleyip sık dokuyor. Birçok aday adayı olmasına rağmen bunlar arasından kabilecilik kartını da kullanarak partisiz kesimlerin de oylarını alacak bir atraksiyona gireceği ve özellikle aşırı sola karşı milliyetçi kuvvetli bir damarın bilinciyle hareket edilip o kuvveti de kullanmaya çalışacakları ifade ediliyor.
Yalnız Kemal Gazioğlu ile MHP seçime katılırsa AK Parti'nin işi daha da zorlaşır. Tabandan gelme Gazioğlu iddiasız pasif bir çalışmaya evet demez.
CHP'nin adayı belli ama ÖDP’nin yeniden Yılmaz Topaloğlu kartını oynaması uzak bir olasılık değil. Böyle ciddi bir sol çekişmesinin merkez sağa yarama ihtimali sol çevreleri endişelendirmiyor değil! Hopada ikamet eden siyasi aklı kuvvetli bir dostumun bana söylediklerini yazımın son bölümünde sizinle paylaşmak istiyorum, "CHP, aşırı solla bir takışma yaşamadan tekrar belediyeyi alma amacında. Genel Merkezin aşırı milliyetçi söylemlerinin buradaki aşırı solu rahatsız edebileceğinden endişeliler. Çok tepkisel bir ilçenin çok çetin bir seçimi var. Ben hala CHP'nin seçimi kazanacağı kanaatindeyim. AK Parti MHP ile dirsek teması sağlayamazsa ve solun şiddete açık bazı tavırlarından şikayetçi sol cenahın kalbine köprü kuramazsa bir şansı olduğu inancında değilim." diyor.
Bu siyasi sentezin ben de doğru olduğu kanaatindeyim. Görelim Hopa neyler, neylerse doğrusunu eyler, diyelim...
Haftaya cuma Kemalpaşa Beldesi'ni yazacağım.