Trabzonspor bazı maçlarda öyle kötü oynuyor ki aldığı puana şaşırıyor insan.
Sivasspor maçında da bunlardan birini yaşadık.
Bize göre asıl sıkıntı şu!
Trabzonspor’a gelen bazı yöneticiler, teknik kadro ve futbolcular bazen hangi kulüpte olduklarını bilmiyorlar.
Trabzonspor’un bir ruhu vardır. Bu da hırsı gerektirir. Siz o hırstan mahrumsanız ruhu yaşamanız da imkansızdır.
Trabzonspor bugünkü bu marka değerini bunlarla kazanmıştır.
Siz ona başka bir kimlik kazandırmaya çalışırsanız hem kulübün ayalarıyla oynarsınız hem de başarısızlığa yelken açarsınız.
***
Trabzonspor geçen sezon şampiyonluğa oynayan bir kadro kurmuştu. Bir iki maç dışında seyircisini de coşturan, kaybetse de ‘Yenildik ama ezilmedik’ dedirten maçlar oynuyordu. Bazen de seyircisinin sayesinde maçlar kazanıyordu. Çünkü seyirci baskısıyla oynamak zorunda kalıyordu.
Yönetim o kadroyu maliyet hesabı yaparak bozdu. 4-5 önemli oyuncusunu sattı. Yerine 10’a yakın transfer yaptı.
O yeni transferlerin Trabzonspor’da oynadığı futbol ortada!
Trabzonspor’da yeni bir futbol tarzına imza atıyorlar.
Rakip ceza sahasından kalecilerine geri pas atıyorlar!
Top bizde kalıyormuş!
Yenmesen de olurmuş! Top bizde!
Sanki topu eve götüreceğiz!
İnanın bu futbola bir puan bile çok.
***
Trabzonspor’da inanılmaz kötü oynayanlar var. Ekuban ve Vitor Hugo dışında herkes kötü ya da vasatın üzerine çıkamıyor.
Buradan isim isim saymak gereksiz.
Kulübe de ise oyunun seyrini değiştirebilecek oyuncu yok.
Sivasspor gibi 5-6 eksikle gelen bir takımı kendi sahasında evire çevire yenemeyen bir takımdan bu sezon bir başarı beklemek anlamsız!
İnşallah yanılırız.
Ancak bu böyle gitmez. Trabzonspor’da başkan ve yönetim; ya futbolcu kadrosuyla konuşup hangi kulüpte olduklarını anlatıp kendilerine gelmelerini sağlayacak ya da pılını pırtını toplayıp gidecek.
Sözün özü budur!