Memlekete sabahın ilk ışıkları henüz ülkenin doğusundan yükselmeye başlamamıştır..
Şırnak Devlet Hastanesi’nin 112 istasyonunda “O” gün ışıkları bekleyen bir kadın vardır..
Üzerinde 112 yazan sarı bir yelek, alt kısımda ise; lacivert bir pantolon, yeleğin içerisinde beyaz boğazlı kazak..
Hafiften üşümektedir elleri kalorifer üzerinde..
Kenarda, su ısıtıcısının hemen yanında şarjda olan cep telefonundan Karadeniz müzikleri çalmaktadır. Türkü çok dokunaklıdır.
Sanatçı sözlerini bitirmiş tulum ara müziği olarak çalmaktadır.
Bu sırada buğulanan cama sarı yelekli kadın, “özledim” yazmaktadır..
Gözleri hafiften buğulu... Hemen sağ tarafta bulunan kara kutudan bir anons gelmektedir..
Bu anons az önceki duygu yüklü sarı yelekli kadının hayal dünyasından kalkmasına sebep olur.
Artık dünyadadır. Kara kutudan “Şırnak Nuh Mahallesi’nde patlama” anonsu gelmektedir.
Sarı yelekli, narin elli, yürekli Trabzon kızı koşar adım ile araca biner.
Telefonunu şarjda unutmuştur. Ambulans patlama yerine doğru hızlı bir şekilde giderken..
Aynı yere polis ekipleri de akın etmeye başlamıştır.
Son viraj dönülür; yükselen dumanlar ve kırmızı alev topları etrafı aydınlatmaktadır. Bizim sarı yelekli kadın, koşar adım alevler arasına girer. Yerde minik bir bedenin yattığını fark eder. Koşarak onu kucağına alır ve alev topunun içerisinde çıkar. Artık sarı yelekli kahramandır.
Patlamaya neden olan grup üyesi teröristler; ellerinde bulunan molotof kokteylini sarı yelekli kadının bindiği ambulansa çoktan atmışlardır.
Elindeki yaralıyı ileride bulunan diğer araca getirmesi gereklidir. Fakat bu hiç de kolay değildir. Araca yöneldiğinde, arkasında bir kişi gelir ve kendisine tekme atarak hızla uzaklaşır. Kahramanımız yere yığılmıştır. Yaralı ise; kolları arasında durmaktadır.
Başını sert bir şekilde taşa vurur sarı yelekli kadın. Baygındır. Bu sırada telefonunu unuttuğu şarjda çalan müzikte dertli bir parça çalmaktadır. Sanatçı “Yazmışlar kaderimi gece gündüz arası.” Sözlerini döktürürken telefondan 5 km uzakta sarı yelekli Trabzon kızı büyük bir patlamanın ortasında kalmış ve kendinde değildir. 1 saat sonra.. Sarı yelekli kadın gözlerini az önce 112 istasyonunda beklediği hastanede açar ki; yaralıdır.. Etrafından mesai arkadaşları..
Herkes onu meraklı gözlerle izlemektedir.. İlk sözleri; “Yaralı çocuk nasıl?” olur lakin kimse ona öldüğünü diyemez.. Almış olduğu darbe ile yere düştüğünde çocuk can çekişiyordu.. İşte terörizm bir çocuğu öldürür bir kadını döver ve ezilen halklar için yaptım der..
Sizinleyiz sarı yelekliler..