Dolu dolu yazmayacağım. Öylesine eften püften konulardan bahsederek oynayıp duracağım. İnekten, sinekten, böcekten bilimum haşaretlerden bahsedeceğim. Siyasete dokunmayacağım, siyaset de bana dokunmayacak. Zımmi bir anlaşma bu.
Kalemimi kustururcasına yormadan, meselelerin özüne temas etmeden, kenarından dolanıp artık yazmıyor demesinler diye sözümona bir kalem oynatış olacak benimkisi.
Yazılarımı iştiyakla okuyan her bakışaçısından insan, daha cevval başka kalemlerin kapısını çalıp beklentilerine oralarda teskin arayacak. Kırgın bir kalemden, yaradılışım gereği kızgın bir tipe dönüşemeyeceğimden, mecburen bir yeni iklimlerde kiraz çiçeklerinin bereketli beyazlığını seyredecekler.
2013'ün Türkiyesinde lazımcılıktan tutsak neme lazımcılığa inkılap etmiş bir kimlik olarak karşınızda bulunacağım. Şunları şunları da yaz dendiğinde bir kıpti gibi kendime has yalanlarla özüme uygunsuz kıvırmalarla dostları atlatacağım. Asla dişe dokunur bir bilgi, bir hakikat olmayacak yazılarımda.
Bazı kavramları dikkatli kullanacağım; cevap dersem kıblemi, yanıt dersem yönümü ele vereceğimi bilerek ikisinin arasında bir şey bulacağım. Kelime dersem dindar, sözcük dersem modern görüleceğimi bildiğimden tarafsız olanları seçeceğim. Böyle yaparsam yazabilir miyim onu da bilmiyorum. Gayret bizden anlama çabası sizden.
Kuşlardan bahsedeceğim; güvercin dersem zamanın algısına göre barışçı görüneceğim; İslam'ın algısına göre sevaba bürüneceğim. Her iki halde de alçak sürüneceğim.
Bizi takip eden zeminsizlere koz vermemek için, bir metre havadan gezip izsiz yürüyeceğim. İzsiz yürürken dostlar sizsiz kalacağım. Birgün bağlarımız çözülürse bağa alışmış güdülü varlık olmaktan tekrar rücu edebilir miyim o da belli değil. Kendisine makam verilmişler her rüzgara fırtına derse, bunu benim gibi korkaklar mecburen yerse okuyacaklarınız çeşitleme içermiyor diye serzenişte bulunmayın.
Yazarların üzerinden baskıları kaldırmadıkça, özgürlük denen olgu bölücü kişilere verilen haklardan ibaret bir şey zannedildikçe okuyucuların daha çok çekeceği vardır. Baskıların kaynağı nedir diye sormayın, cevabını da yanıtını da veremem. Evet hayır gibi keskin reddedişleri gündemleştiremem. Amme hizmeti olsun diye yazdığım yazılar benim kara yazgım olsun istemem. Ağırmayan başım için ne Aspirin ne Parol, dişe dokunur kalem oynatmadın hay sağol dedirttiysem ne ala..
Ben başkalarına husumet duyamayacak kadar insanım.