İngiliz Yazar Simon Kuper’ı bilirsiniz. Toplumun neden bu kadar futbola ilgi gösterdiğini araştırmak için onlarca ülkeyi gezen, kulüp başkanlarıyla, teknik direktörlerle, oyuncularla, taraftarlarla, devlet başkanları ve yöneticileriyle sohbet eden Kuper, kitabın adını finalde “Futbol Asla Sadece Futbol Değildir” koymuştu…

Beni en çok, Dünya Kupası elemelerinde (2005) Kamerun’un son dakikada penaltı kaçırmasıyla Fildişi Sahili’nin tarihinde ilk kez kupaya katılması ve Didier Drogba’nın bütün takım arkadaşlarını yanına alarak yaptığı konuşmayla, ülkesindeki iç savaşı bitirmesi etkilemişti.

Bizden… Trabzonspor Kulübü’nün Keşanlı forma reklamı. Ülke çapında her takım taraftarınca beğenilen, aynı gün Barcelonalı oyuncu Pique’nin paylaşımıyla dünyaya yayılan o reklam, dil, din ve ırk ayrımı gözetmeksizin milyarlarca insanda aynı duyguyu uyandırmıştı değil mi? Çünkü dünyalılar olarak o reklamda kendimizi bulmuştuk değil mi? “Aaaa bu benim ya!” demiştik, doğru mu?

Bu yüzden futbol, sadece sahada oynanan bir oyun değildir. Futbol bir kültür, bir sanat, bir sosyolojidir. Bir duygudur, bir inançtır, bir mücadeledir. İnsanların kendini en iyi ifade edebildiği özgürlük alanıdır.

Ülkemiz Kahramanmaraş merkezli iki ayrı depremde yüzyılın felaketini yaşadı. On binlerce insanımızı kaybettik, on binlerce yaralımız var. Hala enkaz altında bir nefese ulaşabilmek için zamanla yarışan ekiplerimiz var. Evsiz kalan, belki de uzun süre bu felaketin enkazını sırtından atamayacak yurttaşlarımız var… Devlet ve milletçe bu günleri de aşacağımıza, yarınları da hep beraber inşa edeceğimize inanıyorum…

İşte bu zor zamanlarda sahneye yeniden futbol çıktı. Kulüplerimiz deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın yardımına koştu. Özellikle Trabzonspor, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş organizasyonun mihenk taşını oluşturdu.

Başka bir şey daha oldu. Trabzonspor, Avrupa arenasında Basel ile yapacağı karşılaşmanın gelirini depremzedelere bağışlayacaktı. Bordo Mavili kulüp, biletleri bütün takım taraftarlarının satışına açtı. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray başta olmak üzere gerek Süper Lig’de gerekse alt liglerdeki takımlarımız bu paylaşımı kendi sayfalarına taşıyarak “Hepimiz Bordo Mavi’yiz” dedi. Keza bu maça yönelik çıkartılan Hatıra Biletler de aynı şekilde karşılık buldu.

Trabzon’da formasıyla sokaklarda gezen, tribünde de yan yana oturan taraftarlar vardı. TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Başakşehir gibi sayısız kulüp başkanı ile yöneticileri de tribündeydi. Basel takımının deprem felaketinde acımıza ortak olması, paylaşımlarını da siyah-beyaz yapması anlamlıydı.

Maçın sonucundan ve oyundan bağımsız bir yazı bu! Çünkü sahadan ziyade tüm bunlar ‘Futbol Asla Sadece Futbol Değildir’ kitabının tam karşılığıydı.

Bizler büyük bir mirası sırtladık artık. Yükümüz ağır artık! Bizler o mirasa evlat hassasiyetiyle sahip çıkacağız artık. Birilerinin bozmasına da, elele verip, yan yana ve omuz omuza durarak asla müsaade etmeyeceğiz artık. Çünkü şu hayatta birlikten, beraberlikten ve kardeşlikten öte yol yok. Teşekkürler futbol! İyi ki varsın…