Beşiktaş kazanma alışkanlığını ve ideal 11’ini oluşturmuş bir takım olarak geldi Trabzon’a. Trabzonspor ise sezon başından bu yana oyunda yaşadığı sıkıntıları çözemeyen, son haftalarda ise teknik adam tartışmalarının odağında çıktı sahaya…
Teknik Direktör İhsan Derelioğlu’nun ilk 11’inde iki sağ beki görünce aklımıza hemen Alanya maçı geldi. Orada 3 sağ bekli bir 11 vardı ve Pereira’yı orta sahada oynatmıştı. Derelioğlu’nun 4-4-1-1 diziliminde sağ önde Peres yer alıyordu.
İlk yarıda uzatma dahi verilmeyen karşılaşmanın 60’ıncı dakikasına kadar ‘oyuna dair’ yazacak tek cümlemiz maalesef ‘birbirlerini idare ettiler’den öteye gitmedi. Bu dakikadan sonra Trabzonspor daha derli bir organizasyonla maça hükmetmeye başladı.
Trabzonspor orta sahasında Bakasetas’ın derinde oynatılması savunma güvenliği anlamında doğru olsa da Bordo Mavililerin hücumdaki etkinliğini büyük oranda azalttı. Sezon başında ‘net bir 8 numara’ diye bağırmamızın nedeni tam olarak buydu aslında. Bu profildeki bir oyuncu orta sahaya, bir sağ kanada bir de stoper bölgesine Bartra yerine Edgar’ın iki seviye üstü transfer yapılsaydı, Trabzonspor bu kadar sorunu yaşamayacaktı belki de!
Maçtan önce favori gösterilen Beşiktaş’tı ama karşısındaki Trabzonspor geçen haftaların aksine daha organizeydi. Bir sonraki Sivas deplasmanına bu oyun daha da güçlenerek taşınır mı bilemiyorum! Çünkü Trabzonspor sezonun başlangıcından itibaren ‘sürdürülebilir oyun’ da ortaya koyamadı. Ancak kalan haftaları için ‘umut vaat eden’ atakları görmek güzeldi.
Karşılaşmaya atanan başta orta hakem Volkan Bayarslan olmak üzere VAR’daki Mete Kalkavan, Avar’daki Zorbay Küçük. Kalan sağlar, yani diğer hakemler de bu maça gönderilmeliydi. Herhalde ‘sıkıntı’ çıkmasın diye ‘hassas’ davranan MHK inşallah sahada futbol oyun kurallarını dahi bilmeyen Bayarslan’ı defterine yazmıştır.