Trabzon’da dolmuşlardaki ilkellik herkesin malûmu…
Daha iki gün önce yolculuk yaptığım dolmuşa binmek isteyen 60 yaş üzeri bir teyzemizin 2-3 hamle yapıp binemediğini ve kolundan destekle güçlükle dolmuşa çektiğimizi görünce bu kentin kaderine bir kez daha üzüldüm. Acaba bu konuda sorumluluk hissedip üzülenler var mıdır, merak ediyoruz.
Yine önceki gün Atapark’taki durakta otobüs beklerken 20 dakika boyunca dolmuşların korna rezaletine maruz kalmamızın kaderin bir sonucu mu yoksa şehrin sahipsizliği mi diye düşünüyoruz. Bunu da merak ediyoruz.
Geçtiğimiz hafta yine dolmuşta bozuğu olmayıp 50 lira verdiği için azarlanan yolcuyu da gördüm, ilkelliğin daniskası! Hâlbuki daha modern şehirlerde tek kartla metroya, tramvaya, minibüse, otobüse tek kartla biniliyor. Ama diyoruz ya belki Trabzon’un kaderi bu. Diyoruz ama gerçekten öyle mi merak da ediyoruz!
Şehir içi trafiğindeki kuralsızlıkların, şerit ihlallerinin, başına buyrukluğun en fazla dolmuş şoförleri tarafından yapıldığına trafikte araç kullanırken yüzlerce kez rastladım. Bunu da kadere mi yoksa başka bir yere mi bağlasam diye düşündüm. İnanın bunu da merak ediyoruz.
Yeni dolmuş sistemi gelecek deniliyor. Gelecekmiş. Bakalım ne zaman göreceğiz?
12+1, 16+1 ve 17+1 koltuk sayılı seçenekler gündemde. Bu seçenekleri ise dolmuşçularla Büyükşehir Belediyesi görüşüyor. Vatandaş ne ister, ne bekler bu konuda bir araştırma var mı? Varsa da biz bilmiyoruz!
Sonuç olarak…
Eğer 17+1 olmazsa, eğer araçlar birleştirilip trafik yükü azaltılmazsa, eğer kartlı sisteme geçmeyip havuz sistemiyle eşit kazanç paylaşımı yapılmazsa, yine dolmuşlarda saatlik plan olmazsa, yine duraklar belirlenip dışında durmak yasaklanmazsa
Yine kornalar başımızı ağrıtacak!
Yine yolcu kapma yarışları olacak!
Yine dolmuşlar aniden duracak, aniden kalkacak; trafiği altüst edecek!
Yine aracı doldurmak için bekleyen dolmuşlarda insanlar işine geç kalacak!
Yine her şey eskisi gibi olacak!
Kimse kusura bakmasın, bu perşembenin gelişinin çarşambadan belli olması gibi bir şey. Biz çarşambadan uyaralım, çünkü perşembe günü ağlayacak ne yazık ki karar vericiler değil vatandaş olacak! Karar vericiler yine klimalı makam araçlarında yolculuk yapacaklar.
Saygılarımla…
