Merhaba… Bir önceki yazımızda, “Akran Zorbalığı”ndan bahsetmiştik. Bu yazımızda ise “Çocuklarda Davranış Bozuklukları” serimizin ilk konusu olan “Çocuklarda Öfke Bozuklukları”nı inceleyeceğiz. Keyifli okumalar...

ÖFKE BOZUKLUĞU NEDİR?

Öfke, diğer tüm duygular gibi bir duygu işaretidir ve duygusal olarak ortaya çıkan bir tepkidir. Kontrol edilmeyen öfke ise kişinin kendine ya da başkalarına verdiği zarar noktalarında kişide depresif durumlar yarattığı için kontrolden çıkar. İşte bu ortaya çıkan ve durdurulamayan duruma ise “Öfke Kontrol Bozukluğu” denir.


ÖFKE BOZUKLUĞU NEDENLERİ NELERDİR?

1) Çocuğun istediğini elde edememesi ya da yapmaktan hoşlanmadığı şeyi yapmaya zorlanması.
2) Genetik ve biyolojik faktörler.

3) Tanılanmamış (farkında olunmayan) DEHB (Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu),
tanılanmamış otizm, tanılanmamış Obsesif-Kompulsif bozukluklar; Tourette Sendromu gibi hastalıklara ve Psikiyatrik sağlık sorunlarına eşlik eder.

4) Çocuğun büyüdüğü çevre.

5) Ebeveyn davranışları (genel davranışlar).

6) Ebeveyn davranışları arasındaki tutarsızlık.

7) Kıyas.

8) Kardeş kıskançlığı.

9) Anne baba arasında olan kötü iletişim ve bu kötü iletişimin çocuklara yansıması.

10) Çocuğa sürekli ya da aralıklı olarak beklenti yükleme.

11) Çocuğu olduğu gibi kabul etmeme, her koşulda çocuğa müdahale etme.

12) Stres, açlık, yorgunluk, aşırı uyarılma.

13) Endişe, korku, utanç gibi duyguları yoğun yaşamak.

14) Dürtüsellik gibi belirtiler sayılabilir.

ÇOCUKLARDA ÖFKE BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ

1) Kontrol edilemeyen hiddet ve sinirlilik hâli.

2) Saldırma ve alışkanlık hâline gelen saldırganlık.

3) Kendini ifade edememe, etse de anlaşılmayacağını düşünme.

4) Fiziksel ihtiyaçların karşılanmaması durumunda hırçınlık.

5) Uyarı ve her türlü eleştiriye kapalı olmak, tahammül edememek.

6) Ağlama, ağlama nöbetleri.

7) Bağırmak, ısırmak, tekme atma, fırlatma gibi davranışlar.

8) Arkadaşları ile sık kavga etme, arkadaşları ile arasındaki iletişimi sağlayamama.

9) Bağırarak konuşma, çığlık atma.

10) Saç yolma, kendine zarar verme, nefesini tutma.

11) Anne ve baba ile inatlaşma, anne babanın dediklerinin tam tersini yapma, aile otoritesini reddetme gibi davranışlar.

ÇOCUKLARDA ÖFKE NÖBETİ SIRASINDA NE YAPMALIYIZ?

1) En iyi yol sakin kalmak ve yüksek sesle cevap vermemek, öfkeye kapılmamaktır. Yüksek sesle konuşmak çocukta inatlaşma hissi uyandıracağından onu konu ile alakalı konuşmalara çekmek, yakın durmak, temas etmek, sevgi ile yaklaşım; çocukların duygularının anlaşıldığını hissettirir ve ona güven verir.

2) Öncelikle çocuğa güvenli bir ortam sağlanması ve çocuğun kendini güvende hissettiği konusunda emin olunmalıdır. Çocuk kendini ifade etmeye başladığında onu anladığımızı hissettirir ve o an varsa fiziksel bir ihtiyacı karşılanarak ona alan yaratılılır. Var olan konu uzatılmamalı, çocuktan mantıklı olması beklenmemelidir.

3) Taleplere boyun eğilmemeli, hâlihazırda yaşanan durumu fırsat olarak görüp var olan konuda kendi istediği şey ne ise onun olmasına izin verilmemeli, kararlı olunmalıdır.

4) Sakinleştiğinde çocuğunuzu rahatlatın.

5) Öfke nöbeti ile başa çıkmak için kendi duygularınızı da nasıl yöneteceğinizi öğrenin.

6) Öfke nöbetlerine öfke ya da gülerek tepki vermeyin.

7) Değişimin gerçekleşmesi için zaman gerektiğini kabul edin.


ÇOCUKLARDA ÖFKE NÖBETİ SONRASINDA NELER YAPILABİLİR?

1) Çocuklarınızın duygularını anlamasına yardımcı olun (Seni anlıyorum, haklısın gibi).

2) Çok zor bir durum ile başa çıktığında bu durumun nasıl hissettirdiğini anlamasını teşvik edin. (Sence ne yapmalıyız, nasıl çözüm bulabiliriz?)

3) Çocuğunuz öfke nöbetinden sonra sakinleştiğinde duyguları hakkında konuşun. (Şu anda nasıl hissediyorsun, sakinleştin mi, ne yapmak istersin?)

4) Strese karşı olumlu tepkiler modelleyin. (Seni anlıyorum, senin yanındayım, geçici bir süreçteyiz, her şey daha güzel olacak, bana inan, beraber çözeceğiz gibi.)

UZMAN ÖNERİSİ OLARAK

Çocuklarımız hayata gözlerini tomurcuk olarak açar. Tomurcuk çiçekler, dünyaya gözlerini açarken mutlaka tepkisel süreçlerden geçer. Çünkü ilk defa karşılaşılan bu yaşantı çocuğa ister istemez ağır gelir. Özellikle 1-3 yaş arasını kapsayan bu öfkesel dönem çocuk ve aile için oldukça yorucudur. Bu süreç her zaman ama her zaman yoğun olarak empati ister. Biz de çocuktuk ve bizim de geçtiğimiz yollar aynıydı. Arada her ne kadar zaman farkı olsa da yaşanılanlar bir...

İleride pişman olmamak için elinizden gelen gayreti göstermeniz çocuğunuzun yetişkin olduğunda ve çocukluğuna döndüğünde, anne babasını başkalarının anne ve babası ile kıyaslandığında “keşke” olarak değil de “iyi ki” olarak hatırlaması sizin için en güzel hediye olacaktır.

Bir sonraki yazımız “Çocuklarda Teknoloji Bağımlılığı”nda görüşmek üzere… Sağlıklı günler dileriz...