İŞTE GÖRMEK İSTEDİĞİMİZ TRABZONSPOR BU
Bu sezon beklentilerin çok altında bir Trabzonspor izlemekteydik.
Her maç Bordo-Mavili ekip için adeta işkence şeklinde geçmekteydi.
Trabzonspor ligde hiç alışık olmadığı alt sıralara çakılıp kalmıştı.
Bir maç öncesi de Trabzonspor şunu da yener diyemiyorduk.
Antalyaspor maçı öncesi de endişelerimiz yok değildi.
Bordo-Mavili ekip maça da istediği gibi başlayamadı.
İlk 20 dakikalık bölümde baskılı, topa daha çok sahip olan ve pozisyonlar bulan taraf konu ekipti. Bordo-Mavili ekip ilk 20 dakikadaki tutuk futbolunu üzerinden attıktan sonra ise bambaşka bir kimliğe büründü.
'İşte görmek istediğimiz Trabzonspor bu' dedirtti bizlere.
Müthiş bir futbol ortaya koyarak sahadan da 5-0 gibi bir farklı bir skorla galip ayrılmasını bildiler. İlk kez böyle bir rahat maç izleme şansı bulduk.
Bordo-Mavili ekip eski o güzel günlerinden resitaller sunar gibiydi.
Trabzonspor'un böyle futbol oynamaya ve sonuç almaya gücü var.
Demek isteyince oluyor.
Bu istikrarlı futbol devam etmeli.
Bordo-Mavili ekip ligde hak ettiği yere yükselmeli.
Antalyaspor maçıyla yeni bir sayfa açıldı ve artık bunun devamı gelmeli.
Bu galibiyetten ötürü başta teknik direktör Şenol Güneş olmak üzere futbolcuları kutluyoruz.
ALKIŞLAR MALHEİRO VE VİSCA'YA
Antalyaspor maçında tüm futbolcular üzerlerine düşeni yaparken iki isim vardı ki gerçekten büyük alkışı hak ettiler. Pedro Malheiro ve Edin Visca bu maçta tek kelimeyle harikaydılar. Maçta 3 gole imza atan Pedro Malheiro ve 3 asist yapan Edin Visca alınan farklı galibiyette büyük pay sahibi oldular. Bu iki oyuncu Antalyaspor'un adeta fişini çeken isimler oldular.
Ligin kalan bölümü için de Trabzonspor'un büyük kozu olacaklarını gösterdiler.
Kendilerinden ne kadar övgüyle dolu sözlerle bahsetsek azdır.
İşte takımda böyle iyi oynayan oyuncuların sayısı arttıkça iyi sonuçların da devamı gelecektir. Pedro Malheiro ve Edin Visca'yı kutluyor başarılı grafiklerini bundan sonraki haftalarda da devam ettirmelerini temenni ediyoruz.
BAŞARI İÇİN TRANSFER ŞART
Trabzonspor Antalyaspor maçında futboluyla ilerisi için umut verdi.
Ancak bir galibiyet Bordo-Mavili ekipte her şeyin günlük gülistanlık olduğu anlamına gelmemeli. Yoksa kendimizi kandırmış oluruz.
Böyle bir rahatlık içerisine girilirse bundan zararlı çıkacak olan maalesef Trabzonspor olacaktır. Trabzonspor'un şiddetle transfere ihtiyacı olduğu çok açıkça ortada.
Transferler de biran önce yapılmalı.
Eksikler kaliteli takviyelerle giderilmeli.
İşte o zaman Bordo-Mavili ekip eskisi gibi korku duyulacak bir kimliğe bürünecektir.
Başarı için transfer şart.
Trabzonspor'un yapacağı takviyeleri büyük merakla beklemekteyiz.
BU KAÇINCI HATA
Trabzonspor'a karşı yapılan hakem hataları bitmek bilmiyor.
Antalyaspor maçında da Bordo-Mavili ekibin net bir penaltısı verilmedi.
Bu penaltının verilmemesinin bir izahı olamaz.
Süper Lig seviyesine gelmiş bir hakem böyle net bir penaltıyı nasıl göremez buna bir cevap veremiyoruz. Böyle net bir penaltıyı göremeyen bir hakemin Süper Lig seviyesinde nasıl maç yönetebilir.
Görüp te vermiyorsa da bu başka bir skandal.
Bunca verilen emekler böyle kötü yönetimler nedeniyle heba edilmekte.
Özellikle bu sezon Trabzonspor'a karşı yapılan bu kaçıncı hata oldu.
Her maçta bir takımın kaderiyle oynanır mı?
Görünen o ki hakemler Trabzonspor'u doğramaya devam ediyor.
Böyle nereye kadar demekten kendimizi alamıyoruz.
TÜRKMEN BODRUMSPOR’U DOĞRADI
Hakem hataları taraflı tarafsız herkese "Yok artık" dedirtmeye başladı.
Beşiktaş ile Bodrum arasında oynanan maçta da tam bir hakem faciasına şahitlik ettik. Karşılaşmanın orta hakemi Mehmet Türkmen, Beşiktaş’ı galip getirmek için adeta elinden geleni yaptı. Tüm takdir haklarını Beşiktaş’tan yana kullanan Türkmen’in Bodrumspor’un net penaltısını vermemesi ise olacak iş değildi.
Eğer bu penaltı değilse hangisi penaltı demekten kendimizi alamadık doğrusu.
Her hafta yaşanan hakem hataları, futbolun ruhunu yaralamaya devam ediyor.
Gerçekten ne söylesek boş.
Hakem hataları artarak devam ediyor.
HAKEMLER İSTANBUL’UN KORUYUCU MELEKLERİ
Beşiktaşlılar özellikle taç atışı yanlış verilse kıyamet koparmaktalar.
Başkasına yapılırken hiç sesleri solukları çıkmayan Siyah-Beyazlılar kendilerine en küçük bir hakem hatası olsa söylediklerini bırakmamaktalar.
Peki, son 2 haftadaki yaşanan hakem katliamlarına acaba neden ses çıkarmamaktalar. Beşiktaş’ın üst üste oynadığı Rizespor ve Bodrum maçlarında hakemler adeta koruyucu melekleri oldu. Önce Rizespor maçında ev sahibi ekibin net golü ofsayt gerekçesi ile iptal edildi. Rizespor’un 2 puanı resmen gasp edildi. Son olarak Beşiktaş’ın Bodrumspor ile oynadığı 90 dakikada konuk ekibin net penaltısı verilmedi.
Şiddetle puanı ihtiyacı olan Bodrumspor, sahadan eli boş ayrılmak zorunda kaldı.
Yazık değil mi?
Bu ligde sadece Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe mi var?
Öyle bir düzen olmuş ki bu takımlar kazansın gerisi boş.
Buna rağmen hakemlerden en çok dert yanan yine bu 3 kulübün olması ise gerçekten tam bir komedi. Çoğu maçları hakemlerin yanlı tutumu ile kazanan bu 3 ekip öyle şımarmış ki, şimdi aralarında “sana da çok yanlı karar verildi, bize daha az verildi” atışmalarına girmişler.
Diğer kulüpler figüran zaten.
Bu zihniyet değişmediği müddetçe Türk futbolunun en küçük bir aşama kaydetme şansı yok. Tablo ortada.
FUTBOLDAN SOĞUTUYORLAR!
Fenerbahçeliler son yıllarda şampiyonluk ipini göğüsleyememelerini dış güçlere bağlamaktalar. Gerçekten olaya tarafsız bakan insanların çıldırası geliyor.
İnsanlar futboldan iyice soğutuluyor.
Hakemlerden şikâyet etmemesi gereken ilk takım Fenerbahçe olmalı.
Sarı-Lacivertlilerin şöyle bir arkamıza baktığımızda hakem faktörünün yardımıyla kazandığı maçları say say bitmez. Sadece Trabzonspor ile oynadıkları maçlarda nasıl hakem desteğinin yanlarında olduğunu herkes çok iyi gördü.
Buna rağmen başarısızlıklarına hakemleri ön plana atarak kılıf aramaları gerçekten olacak şey değil.
En acısı da Fenerbahçe’nin bu başarısızlığına dış güçlerin neden olduğuna çoğu Sarı-Lacivertli taraftarların da inanması.
SAMİ UĞURLU HADDİNİ AŞTI
Sami Uğurlu…
Alanyaspor teknik direktörü.
Uğurlu’nun Trabzonspor’un Alanyaspor ile oynadığı maçta yaptıkları inanılır gibi değildi. Trabzonspor’a karşı farklı duygular içerisinde olduğunu gördük.
Bir tek Trabzon’da çirkinleşmeyen Sami Uğurlu kalmıştı o da listeye eklendi.
Sürekli hiç bir şey yokken hakeme itiraz etti yetmedi Bordo-Mavili futbolculara sataştı yetmedi maçın bitişinin ardından işi büyüterek Bordo-Mavili teknik heyet ve oyuncuların üzerlerine yürüdü. Uğurlu basın toplantısında da haddini aşarak başta Simon Banza olmak üzere bazı Bordo-Mavili futbolcuları provokatörlükle yapmakla suçladı. Uğurlu’nun Trabzon’daki bu saygısızlığı asla kabul edilemez.
Trabzon’da kabadayılık rollerine bürünen Sami Uğurlu’ya bir tavsiyemiz bu hal ve hareketlerinden vazgeçmesi.
Kendi işine bakmalı.
Böyle hal ve hareketlerde bulunması kendisine bir fayda sağlamayacağı gibi kaybolup gitmesine neden olacaktır.
Bu şekilde saha dışı olayları ile değil saha içindeki başarılarıyla kendini göstermeli.
