Trabzon, ‘Bütünşehir Yasası’ ile 30 Büyükşehirden biri oldu.
Oldu da ne oldu demeyin;
Düne kadar her gelenin “müthiş (!)” projeleri ile idare ederken,
Artık yasa gereği ‘ Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ geleceğimizi planlayacak. Planlamak zorunda.
Bir kıssa ile yol ayrımında olduğumuzu anlatalım.
“Alice Harikalar Diyarında" bir çocuk kitabı gibi gözükse de aslında herkes için yazılmış müthiş bir fantastik hikaye kitabıdır. Anlatılan hikaye; Alice ve Bilge Tavşan beraber yola çıkarlar. Tavşan önde Alice de tavşanın peşinde uzun süre giderler. Sonra yol birden ikiye ayrılır. Bilge tavşan yol ayrımında durur, Alice de durur. Sonra Alice, Bilge Tavşana sorar: Hangi yoldan gidelim? Tavşanın cevabı inanılmazdır: Nereye gittiğini bilmiyorsan hangi yoldan gittiğinin bi önemi yok...
Buraya kadar tamam mı?
Şimdi Büyükşehir Belediyesi’nin tüm Trabzon için planlama yapacağına geri dönelim.
Dağı, tepesi ve sahili planlanacak..
Neresi tarım, orman, neresi konut alanları, neresi turizm, neresi sanayi...
Neresi kırsal, neresi şehir..
Planlama için organize edilen toplantıları elimden geldiğince sizlere aktarmaya çalışıyorum.
Bu toplantılarda ilk mesaj hep şu şekilde oluyor: Mahvettiğimiz Trabzon’u gelecek kuşaklara temiz bir şekilde bırakmak için herkesten katkı bekliyoruz.
İşte Yol Ayrımı
Bu nedenle yol ayrımındayız. Büyükşehir bir plan yapmak zorunda ama..
Halen projeci yaklaşım hakim, ihtiyacımız olan ise plan.
Yıllardır yazdığım konu;
Planlar sadece kentleşmeyi yönlendirmek için yapılmazlar. Ayrıca, yatırımların etkin ve verimli kılınmaları, yatırım ve planlama süreçlerinin koordinasyonunun sağlanması için de yapılırlar.
Örneğin Avrupa Birliği, insan odaklı bir yaklaşım ile şehirleri planlamayı tercih ediyor ve bunu ilkelere dayandırıyor.
Güvenlik, sağlıklı çevre, istihdam, konut, sağlık, trafik, spor, kültürlerarası kaynaşma, nitelikli mimari ve fiziksel çevre, katılım, ekonomik ve sürdürülebilir kalkınma, doğal kaynaklar ve değerler, bireysel gelişim, belediyeler arası işbirliği, eşitlik, ...
Uzmanından Öneriler
Plan konusunda sözü uzmanına, KTÜ Şehir ve Bölge Planlamadan Doç. Dr. Dilek Beyazlı’ya bırakayım.
Recep Bey,
Plan hiyerarşisi derken, hangi planı yaparsanız yapın, varsa üzerindeki sıralamada olan üst ölçekli plan kararlarına uyum ön koşuldur. Bu imar yasasında tanımlanan plan hiyerarşisini ve ölçekler arası uyumu anlatır.
-2000 yılı DOKAP Bölgesel Gelişme Planı (Trabzon, Ordu, Giresun, Gümüşhane, Artvin ve Bayburt) bölge planı ölçeğinde bir plan
- DOKA'nın kurulması ile DOKA Bölge planı (Trabzon, Ordu, Giresun, Gümüşhane, Artvin) hazırlanmış. Bayburt DAP alanına dahil artık. Önce 2010-2013 dönemine ait plan yapılıyor sonra 2013-2023 dönemi için plan revize ediliyor. Bölge planları, mekansal kararların yanısıra bölgesel politikaları, kaynakların dağılımını ve gelişme eğilimlerini anlatır.
- Birde yine aynı illeri kapsayan çevre düzeni planı var, 2007, 2011'de onaylanıyor ve 2015 de revize ediliyor. Bu planlar, bir veya birden çok ili kapsar ve üst ölçekli kararların mekansal yansımasını içerir.
- Bunlar üst ölçekli planlar. Ardından gelen nazım plan (1/25000 yada 1/5000) ve imar planları (1/1000)
Kalkınma Planları (üst ölçekli plan)
Bölge planı (üst ölçekli plan)
Çevre düzeni planı (üst ölçekli plan)
Nazım plan (alt ölçekli plan)
Uygulama imar planı (alt ölçekli plan)
Sonuç yerine:
İki hafta ara ile KTÜ “Şehir ve Bölge Planlama” biri üç, diğeri iki gün süren sempozyumlar düzenledi.
Sorunlar ve çözüm önerileri paylaşıldı. İyi olacak hastanın ayağına doktor kendi geldi.
Yine kısıtlı katılım ile çok değerli fikirler istenen etkiyi yaratamadı.
Doğup büyüdüğü, yaşadığı, muhtemel ki çocuklarının da yaşayacağı şehre, Trabzonspor kadar sahip çıkmayan halk, bürokratlar, siyasiler, gazeteciler, gençler...
Sonra oturduğunuz yerden Trabzon beton yığını oldu arkadaş demeyin.