Bilindiği üzere ÖSYM pandemi başında takviminde değişiklik yaparak sınavları erteledi ancak bu illetin yakın zamanda ortadan kalkmayacağı anlaşıldığından zorunlu olarak sınavların yapılması kararını aldı. Bununla beraber birtakım tedbirleri de uygulamaya koydu. Artık sınavlarda adaylar sınıflardaki sıralara birer boşluk bırakılarak oturuyor, girişte adaylara görevliler tarafından maske ve dezenfektan dağıtılıyor. Salon başkanları ve gözetmenlere de yine maske, eldiven ve dezenfektan veriliyor. Adaylar ayrıca sınav boyunca binalarda sosyal mesafenin korunması ve maske takılması konusunda görevlilerce uyarılıyor. Ancak ÖSYM’nin aldığı tedbirler bununla kalmakta. Asıl sorunsa pozitif ve temaslı kişilerin durumu. Zira Covid-19 hastalığının çok yaygın olduğu Trabzon’da sınavlara giren çok sayıda pozitif ve temaslı kişinin bulunması olası tehlikeleri de beraberinde getirmekte.
ÖSYM HES kodu sayesinde sınava girecek pozitif ve temaslı kişileri öğreniyor. Bu kişilerin sınava gireceği bina sınav sorumlularına isimleri gönderiyor. Onlar da sınava girişte bu kişileri bina önünden alıp onlara özel açılmış pozitif ve temaslı kişi sınıflarına gönderiyor. Başlarına da önlük ve eldiven giymiş, maske ve siperlik takmış bir görevliyi koyuyor. Sınavı bu şekilde yapıyor. Ancak ÖSYM’nin bu uygulaması yetersiz bir durum. Hâlihazırda pozitif ve temaslı olup normalde karantinada kalması gereken kişiler sınav dolayısıyla evlerinden dışarı çıkıyor. Hiç kimsenin sınav hakkı elbette engellenemez. Fakat tedbirleri de sıkı tutmak gerekir. En başta bu kişilerin evlerinden çıkıp sınavın yapılacağı binaya nasıl geldiklerini düşünmek gerek. Özel arabası olanlar belki sorun yaratmaz ama ya toplu taşıma aracı kullanmak zorunda kalanlar! Bu kişiler sınava gelirken virüsün yayılımına neden olmuyor mu? Bina önüne geldikten sonra da kalabalık alanda diğer adaylarla birlikte bulunuyor. Yine tehlike! Bu kişiler alınıp sınava girecekleri sınıfa getiriliyor ama bunlar için ayrı bir tuvalet olmadığından diğer adaylarla ortak tuvaleti kullanıyor. Bir tehlike daha! Bu kişiler sınav bitiminden sonra da yine kalabalığın arasına karışıyor ve özel arabası yoksa dolmuşa binip evinin yolunu tutuyor. Kısıtlamada dışarı çıkma imkânı bulan biri olarak evine gitmeyi de öncelikli tercih görüyorsa elbette! Üstelik bu kişilerin Trabzon’daki hemen her sınav merkezine dağılmış olduğu düşünülürse yalnızca bir sınavda virüsün yayılımına nasıl bir ortam hazırlandığı daha iyi anlaşılabilir.
Hâlbuki pozitif ve temaslı kişilerin ÖSYM sınavlarına giriş ve çıkışları organize bir şekilde düzenlenemez mi? ÖSYM zaten kimliği belli olan bu kişileri resmî araçlarla yürüyüş mesafesindeki ortak noktalardan veya gerekirse kapısının önünden alıp hepsini tek bir merkezde toplayıp sınava sokamaz mı? Sınavdan sonra da yine aynı yöntemle evlerine gönderemez mi? ÖSYM’nin yetersiz kaldığı yerde belediyeden de yardım alınamaz mı? Böylelikle pozitif ve temaslı kişiler tam olarak kontrol altında tutulup herkes için güvenlikli bir sınav ortamı oluşturulamaz mı?
Pandemi sürecinde hayatımızın her alanını yeniden düzenlemek zorunda kalıyoruz. Artık sınavların bir şartı da sağlık koşullarına uygunluk. Bunu sağlamaksa ilgili kurumların sorumluluğunda. Adaylar gelecekteki hedeflerine ulaşmak için sınavlara nasıl hazırlanıyorsa kurumlar da sınavların sağlıklı şekilde uygulanmasına aynı ölçüde hazırlanmalıdır.