Terörün sağdıçlığına soyunmuş çok sayıda siyasi kliğin ve sivil toplum örgütünün varlığını biliyoruz. Asla vazgeçmeyecekler bu refakatçilikten.

Bu sağdıçlığın çok derunî sebepleri var. Kimi aramızda yaşasa da gen olarak kendisini bizden hissetmediğinden kimi ise inanç bakımından farklı damarlardan gelmiş olmasından kaynaklı kuytu fikirlerden ötürü yıkıcı cenahlarda bulunuyorlar.

Türkiye'de herkese gökten bal yağsa bu zihniyeti tatmin etmez.

Geçen gün Rauf Tamer bizim terör sevicilerine inceden inceye fena dokundurdu. Yazısını verelim.

Yolun yolcuları

Hiçbir baltaya sap olamıyorsan, devlete küfret, meşhur ol.

Birçok kifayetsiz’in de başvurduğu yol budur.

Ayrıca yarıaydın sayılmanın birinci şartı, devlet düşmanlığıdır.

Zira:

- Devlet, katil değil, seri katildir.

Bunu söyleyip hemen sınıf atlayabilirsiniz.

Zannetmeyin ki bu mesele Erdoğan karşıtlığı’ndan ibarettir.

Hayır.

Menderes, Demirel, Özal (Türkeş, Erbakan) karşıtlığı da aynı hiddet ve şiddetteydi.

Çünkü asıl hedef devlet... Bütün amaç, devlet düşmanlığı.

- Katil polis.

- Faşist yönetim.

Bütün mesele bu.

Neydi o...

27 Mayıs’a çeyrek kala sokaklarda söyledikleri şarkı:

Olur mu böyle olur mu / Kardeş kardeşi vurur mu / Körolası diktatörler / Bu dünya size kalır mı.

Meşhur “kıyma makineleri” yalanının uydurulduğu günler...

Çünkü katil devlet.

İşte bu katil devlet, Afrin’de ne arıyor? Hadi bakalım, cevap verin. Ne cevabı, hesap verin: Bırakacaktınız ki Türkiye işgal edilsin, hayat bayram olsun. Niye engellediniz?

Yahu Genelkurmay Başkanı’ndan Hulusi diye bahseden siyasetçiler var.

Bu ne öfkedir?

Türkiye’ye nefret beslediklerini anladık ama kimin yanında durdukları, kime uşaklık ettikleri belli değil. Menfaatleri var diyemem. parayla iş gördüklerini zannetmem.

Ya nedir?

- İhanetten zevk alıyorlar. Büyük bir iptila bu. Uyuşturucu bağımlılığından beter. İhanetsiz yaşayamıyorlar.

**

Bence de ihanetten zevk alıyorlar. Hatta biraz daha öteye giderek ifade edersek ihanet onların geni haline gelmiş durumda.

Rahmetli Attila İlhan "hain kontenjanımızı yüzde on" olarak duyacağımız tonda ifade etmişti. Son yıllardaki gelişmeler rahmetli İlhan'ın verdiği rakkama rahmet okutacak boyuta geldi. Ama kimse endişeye kapılmasın; hainler iyilerin şamarını yemeye mahkümdür.