Trabzonspor başkanı takımının Avni Aker’ de oynadığı son derece önemli hayati bir maçın ikinci yarısını takımına , Teknik heyetine, taraftarına, yönetim kuruluna ve yaptıklarına güvenmediğini göstererek bir camiayı yüz üstü bırakır şekilde stadı terk ederek çekip gider!..

Ertesi gün başkan ve yönetim imzalı ‘Trabzonspor Yönetim Kurulu olarak kulübümüze yakışmayan bu gidişata biran önce son verilmesi doğrultusunda gereken müdahaleleri yapıp, tedbirleri alacağımıza hiç kimsenin şüphesi olmasın.’ Ve ‘Kararlılığımız genel kurulumuzun tüzüğümüzde açıkça belirtilen

Takvim doğrultusunda gerçekleştirilmesi yönündedir. Bu dönem de 2013 yılının Aralık ayıdır.’ açıklama yapılır. Her başarı ve başarısızlıkta liderlere fatura çıkar. Bu kural hep vardır, doğrudur. Liderlerin lider olmasının da kanunu budur. Sadri Şener 6 yıllık başkanlık döneminde 3 seçim 4 Teknik Direktör

değiştirirken, kulübü adeta yabancı çöplüğüne çevirip 100 milyon euro’ luk borç ile hala kulübe çözüm bulmaya çalışıyorsa söylenecek çok fazla söz kalmadığı gibi açıklamalarında hiçbir inandırıcılığı da kalmıyor!.. Bu açıklamalarda gözden kaçan asıl mesaj Aralık 2013’te kongre olmayacağıdır kamuoyu

Açıklamasında net olarak verilen mesaj budur. Trabzonspor her alanda tarihinin kötü dönemini geçiriyor.  Puan durumuna ve bundan sonraki maç fikstürüne bakıldığı zaman tehlikeyi de bunu net

bir şekilde görürsünüz. Mevcut başkan ve yönetimin tarihi bir çağrı yaparak tüm Trabzonspor camiasının bir araya gelmesini mutlaka sağlamalıdır. Öyle adeta stattan kaçar gibi takımını yüzüstü bırakmakla bu işler olmaz sayın başkan!  Büyük bir platform oluşturmalı ve tüm birimlerin kurumsal bir yapıya dönüşmesini kişilere değil sisteme dayalı bir kulüp oluşturmak için el ele verip çalışalım demesi gerekir! Trabzonspor etrafında çözüm odaklı toplanan insanlar kendi aralarında

kişilere endeksli Trabzonspor nedenli kavgaları da bırakıp tek vücut olacaktır. Rakiplerin korkulu rüyası dostların güvendiği bir liman olarak tarihte olduğu gibi yine yerimizi almamızı sağlayacaktır. Bu oluşum 2-3 sene sürebilir ve bu çözümde kimin başkan kimin yönetici olduğu önemli değil önemli olan Trabzonspor’un her yönüyle sportif ve idari anlamda ayağa kalkmasını sağlamaktır. İşte bu dönem başkanın,yönetimin vermesi gereken mesaj budur. Aralık 2013’a kadar koltuktankalkmayız mesajı kafaları karıştıran ve çözümsüzlüğe doğru atılan bir dev adımdır sayın Başkan..

Trabzonspor kişilere mahkûm edilemeyecek kadar büyük ve önemlidir.

Asla da çaresiz değildir. Asıl olan Trabzonspor’dur. Bunun dışında çözüm çözümsüzlük doğurur ki bu çözümsüzlük bütün camianın üzerine düşen bir felaket olur ki herkes ama herkes altında kalır!...

Demedi demeyin...

 

TRABZON TİCARETİ

Trabzon ticareti üzerine söylenecek çok şey var.

Zaten hepte söyleniyor..

Ama projelendirilen ve yapılan hiçbir şey yok!

Ağzı olan konuşuyor misali herkes bir şeyler söylüyor.Sonrası ise hikayeye dönüşüyor..

Trabzon isminin büyüklüğü yapılan ticaret ile orantılı olmadığını ticaret ile uğraşan çok iyi biliyor.. 2012 adrese dayalı kayıt sistemine göre nüfus dağılımımız il ilçe merkezinde 426.882, belde, köy İse 331.016, toplam nüfusumuz 757.898’bu genel bilgiden sonra. Nüfus dağılımımız coğrafi şartlarla karşılaştırılırsa şehrimizin yapısı ortaya çıkar. Bölgemiz özellikle şehrimiz devlet yatırımlarından yana çok garip kalmıştır. Şehrimiz futbol şehridir Ama stadımız yok. Bu en belirgin örnek olduğu için yazdım. Çok daha fazla örnek gösterilebilir. Şehrimize AVM açarak yatırım yapılmayacağını herkes biliyor. Kaldı ki AVM ’ler esnafın ticaretinin durma noktasına gelmesinde en büyük nedenidir. Esnaf iş yapmazsa sokak hareketsiz kalır Piyasada sirkülasyon olmaz.

Bu ciddi bir tehlikedir. Şehrimizin Nüfusu İle ticaretini değerlendirdiğimizde AVM ’lerin çok iş yapması esnaf ve yerel yatırımcı için kötü günlerin başlaması anlamına gelir.

Dış sermayeye her zaman evet ama üreten ve istihdam sağlayana.

Dışarıdan gelip esnaf ve yerel yatırımcınla rekabet edecekse bu doğru bir gelişme şeklideğildir. Şehir esnafının ve yatırımcısının büyümesi gelişmesi şehre yapılacak yatırım ve destek İçin çok önem taşır. AVM’ lerin büyümesi şehre yapılacak yatırımları güçsüzleştirir ulusal firmaları güçlendirir.

Tabi burada halkımızın daha sağduyulu olması lazım.

Alış veriş yaparken esnafı ve mahallesindeki yatırımcıyı unutmaması ona destek olması gerekir. Yoksa esnafın güçsüzleşmesi sonuçta hepimizi güçsüz

Kılar Örnek siz 1$ için dışarıdan gelen bir mağazayı tercih ederseniz yarın bizim ihtiyacımız olan esnafı bulmakta çok zorluk çekeriz. Unutmayın toplum içindeki destek ve dayanışma ticaretin sonucudur. Dışarıdan gelen ulusal firmalarla alış veriş dışında hiçbir bağınız olmaz..

Önümüz yerel seçim, arkasından genel seçimler var.

Bunları bilip çözebilecek bu şehir ve bölge için faydalı olabilecek kişileri seçmeliyiz.

Şahsi duygularımız ve menfaatlerimiz değil. Toplum ve şehrimiz için üreten iş sağlayan sosyal sorumluluklarını yapabilen kişiyi seçmeliyiz, seçtirmeliyiz

Unutmayın Halkın En

Kudretli Gücü Oyudur...!