Etrafımız sarılmış. Türk'ün kadim düşmanları, el ele vererek Anadolu'ya mahkum edilmişliğimizi dahi sindiremeyerek bizleri daha küçük parçalara bölmek istiyor.
Bu gerçeği görmemek için ya kör olmak ya da hain olmak gerek.
Rahmetli Attila İlhan'ın "Türkiyenin yüzde onluk hain kontejanı var. Bu oran son yıllarda bir miktar arttı" tespiti baki kalmak üzere, ben daha çok kör olanlara bir şeyler diyeceğim.
ABD ve Avrupa, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmesi için başta PKK olmak üzere terör örgütlerine yıllardır destek veriyor. "Türkiye'yi Kürt bölücülüğüyle yıkamaz isek ikinci bir yıkım ekibi olarak FETÖ'yü devreye sokarız" diye bir koz daha saklamışlardı. İşte o kozu 15 Temmuz'da oynadılar. Memleketin has evlatları hiçbir ayrıma düşmeksizin buna ölümle dans yaparak direndiler
O gece Türk olmaktan her zamankinden daha fazla gurur duydum.
Tayyip Bey'e nefretle bakan bazı tanıdıklarım ilk anda "layığını buluyor" gibi laflar ettiyse de bunun bir FETÖ darbesi olduğunu anlamalarıyla onlar da "insani" çizgiye geldi.
Ama genelde arayan arkadaşlar "durum ne olacak" diye soruyordu. Arayan arkadaşlar asla teslim olunmayacağına dönük çok yiğitçe sesler verdiler.
Çok nokta atışı tespitler geldi o gece...
"Bu CIA-FETÖ imalatıdır" diyenler oldu.
"Türkiyeyi iç çatışmaya taşımak istiyorlar" tespitinde bulunanlar oldu.
En orijinal yaklaşım arkadaşım Halil Peltek'ten geldi. Halil bu darbe kalkışması "Kardinal'in intiharı" dedi.
Evet Kardinal FETÖ'yü ilk kez rahmetli Aytunç Altındal dile getirmişti. Bu sözü adım adım ölüme götürdü rahmetliyi.
Evet şimdi de uyuyan kişilere gelelim. Fazilet Partililer halen uyuyor. Vatan bölünme tehditi altındayken "Tayyip Erdoğan'ın başkanlığından hoşnut değiliz" deyip 'hayır' cephesinde durdular. Bazı Ak Partililer, bazı milliyetçiler, sosyal demokratlar da aynı ateşe odun taşıdılar.
Oysa memleket kuşatılmış, bu kuşatmayı ancak ve ancak güçlü bir liderlikle yarabilirdik. Bu gerçeği sadece Dr. Devlet Bahçeli görüp iç siyasetten üst siyasete geçti.
Türkiye bu badireyi atlatırsa tarihler Erdoğan kadar Bahçeli'yi de yazacak.
Uyuyanlar Suriye'deki son gelişmelere rağmen hala gafletteyseler Allah gözlerini açsın demekten başka elden ne gelir.