-yeryüzü kadınlarına-
Yeryüzünü ışıtan, hayatı sevdiren, yaşamayı değer kılan,
Her gün, her hafta, har ay, her mevsim yaşamı dirilten, gülümseten,
Yeryüzüne aşkı, sevgiyi, şefkati, sıcaklığı, anneliği getiren,
Yavrusuna bir ömrü bahşeden, kanından kan, canından can veren,
Anıtsal, tapılası güzellikler yaratan,
“Keşke doğurmasaydın” diye sitem edilen,
Dünyaya getirdiğin en güzel bebeği, sonra canavara dönüştüren, kesen, doğrayan, kurşunlayan, ateşlerde yakan sistemlere boyun eğen,
Ve kanlı gözyaşlarıyla çaresiz bırakılan bebeğim, kardeşim, anam, babam çocuğum…
Uğruna şarkılar, türküler söylenen kadınım!
Heykelleri, tabloları zamanı durduran, ölümsüzlüğe eren Afrodit ve ölümsüz güzellik,
Tüm şiirler senin için, tüm romanlar, tüm hayaller senin için.
Her bıçak darbesinde söylenmemiş söz, anlatılmaz duygusun, düşüncesin,
Her sıkılan kurşunda, tecavüze uğrarken hala tabu Sıgmound Fıreöd’sun, / tartışılmazsın,
Tarih boyunca alınıp satıldın bir mal gibi, insan yerine konulmadın,
Sayende ünlendi köle tacirleri, cariye oldun, kerameti kendilerinden bildiler hep,
Köşklere, konaklara, saraylara hapsedildin, yine de aşklar yarattın etrafında,
Nice padişahlar, kırallar, şehzadeler, kapandılar ayaklarına,
Kırallar doğurdun, kıraliçeler, şahlar, padişahlar, sen boğduruldun,
Yağlı kementlerle sarayların zindanlarında, sonra denizlere atıldın,
Sen en yorgun, en bunalımlı anların ılgıt ılgıt esen rüzgarı,
Sen dağları, yaylaları, ormanları, çayırları, çimenleri, bağları,
Sen sonsuzleyin uzayıp giden bozkırları, çölleri aşıp gelensin, sen dört mevsimsin,
Sen çiçeksin sevgiyle açan, papatya, gülsün, kardelensin,
Sen orkide, sen manolya, kasımpatı, sen yaşamın en güzel kokususun,
Sen gökyüzüsün, pembe kızıl tüllerle örtülen, sen mavisin, sen geçmeyen bir baharsın,
Sen yıldız, sen ay, sen güneşsin karanlıkları, öfkeleri, kızgınlıkları dağıtan, aydınlatan,
Sen, değerini anlamayan erkeği doğuran; sevgiyle, şefkatle, sabırla gergefini dokuyansın,
Senin doğurdukların, haklarını elinden aldı, muhtacında bıraktı,
Seni güçsüz, zayıf, susan, boyun eğen, sesini çıkarmayan, hatta can veren,
Şiddete uğrayan, aldatılan, kandırılan, suçlanan, aşağılanan, azarlanan, hakaret gören,
Sen yalnız, kimsesiz, çaresiz bırakılan; edebin, hayanın arandığı, şeytanla eşlendiği,
Dört milyar kadına rağmen yaratılış, doğa, tanrı, din, düşünce sistemleri bahane edilerek Erkeklerin saltanatının, despotluğunun ve değer yargılarının kölesi, kurbanı,
Görüşleri, düşünceleri, istekleri, arzuları, beklentileri, özgürlükleri asla olmayan, sorulmayan,
Erkeğin, yönetimlerin cariyesi, halayığı, hizmetkarı, insan fabrikası,
Kadın, pencereden odaya giren tertemiz hava, reçine, kekik kokusu, manolya çiçeği,
Kadın evin, odaların, duvarların ve dünyanın gülümseyen yüzü, canlılığı, dirliği, düzeni,
Sevginin, ilginin, özenin, saygının unutulan tarafı, gün gün, yer yer de anımsananı,
Bir günün değil, tüm günlerin anlamı, savaşların sessiz kahramanı,
Geleneğin, göreneğin, önyargıların kıskacında, erkeğin tahakkümünde, namus bekçisi,
Kılığı, kıyafeti, saçları, bedeniyle, sorgusuz, sualsiz, yargısız infazla günah keçisi,
Bir erkeğin tanıklığına ancak iki kadınla inanırlılığı olan,
Hayvanların sayıldığı bir yerde insan yerine konulmayan, sayılmayan ve erkekler kadar olduğu düşünülen, köleliğe alıştırılan, duyduğu rahatsızlığı tarihe haykırmayan,
Aşkın adıdır kadın, sevdanın, güzelliğin, tutkunun,
İnsandır kadın ve muhtacında bırakılmasına rağmen hiç kimseye muhtaç değildir.
Hele bir yalnız bırakılsın, ayakları üzerinde dursun, kuru taştan hayatlar çıkarır, şaşırtır,
Hele “cennet anaların ayakları altındadır” deyip de, insanca yaşamayı,
Yaşam hakkını elinden alanlara, yaşamına son verenlere, insan yerine koymayan sahtekarlara, ikiyüzlülere, yalancılara, içten, yürekten, samimi olmayanlara,
Muhtaç değildir güven vermeyenlere, hayat yolunda çocuğuyla bir başına bırakanlara, kendinden başkasını görmeyenlere, görmezden gelenlere, bencillere, narsistlere, egoistlere,
Sayesinde adam olup kendini bir b… zannedenlere, kadınsız hiçbir şeyin olmayacağını anlamayanlara,
Lanet olsun ekonomik, sosyal özgürlüklerini gasp edenlere,
Lanet olsun karanlık gecelerin ışığını çalanlara, gülü, çiçeği solduranlara, yalnızlaştıranlara, çalışma hakkını elinden alanlara, eve hapsedenlere,
Yaşama sevincini yok edenlere, umutlarını, beklentilerini kıranlara lanetler olsun,
Eşi ölenlere, eşinden ayrılanlara ahlaksızca bakanlara, iftira atanlara, dedikodu çıkaranlara, hayatlarını zorlaştıranlara, özgürlüklerini çalanlara, saygısızlara lanetler olsun…
Anandan babandan, kardeşinden, eşinden, gelenek, görenek, dinsel inanç, düşünce ve alışkanlıklardan da görsen baskıyı, şiddeti, aşağılanmayı;
Eski sevgili ve eşlerince öldürülsen, kesilsen, doğransan, parçalansan da,
Sen hiçbir zaman ölümü hak etmiyorsun; sen, yaşamın anlamı ve hasretinde kalınanısın…
Akıllı, bilgili, kültürlü olmak güçlü olmaktır; senin de evreni kucaklayan bir dünyan olsun.
Bütün kadınlar emekçidir, gününüz kutlu olsun!