Evet, bilinç dışı uygulamalara açık hale getirilen Trabzon'da, neler oluyor ile sabah kalkıyor, akşam sonuç bekliyoruz maalesef. Bir toplum, yani millet kendi özü ile hayat bulur ve bu hayatiyet halinde ölçü oluşturur. Başka şekil ve göstergeler, mantık dışı olduğundan itibarı da izah dışıdır.

Trabzon'da ciddi ecdatlarımızın eserleri bir bir, zamana yayılarak yok ediliyor. Selçuklu, Osmanlı eserleri yani Türk'e ait geçmişte hangi iz varsa teker teker tarihin derin dehlizlerine gönderiliyor. Birçok uyduruk, içi boş gerekçelerle de yok edilen ecdadımızın eserleri için, Trabzon'dan görevlendirilen, iktidar ve muhalefet vekilleri, ilin valisi, bu ilde mevki elde etmiş Büyükşehir, Ortahisar Belediyesi, Vakıflar Müdürlüğü, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, bu açık infaza ses çıkarma gayreti göstermemektedir. Bu yetkililer, kendi günlük işleriyle meşgul olurken, gerçeğe odaklanmak lüzumunu görmemektedirler.

Bu saydığım, ilavesi mümkün kamu adına hizmet ettiklerini iddia eden yetkilileri Trabzon'un milli tarihinde gerekeni yapmaya davet ediyoruz. Bu yolculuk, Fatih'in fethettiği Yavuz’un valilik yaptığı Kanuni'nin doğduğu kadim şehir unvanıyla ilişkilendirilmiş Trabzon'u milli ruh ile aydınlatmaları için, geçmişin saygınlığına odaklanmak için, Trabzon'un kaderini belirleyecek olan kararlarla baş başa kalmaları yolculuğuna çıkmalılar. Trabzon'da, yakın geçmişte ecdatlarımızın eserleri, camiler, mescitler, çeşmeler, hanlar, hamamlar, su kemer ve köprüleri, tarihî eser özelliği yüksek evler konaklar, teker teker yok ediliyor ettiriliyor.

Kimdir bu tarih düşmanları, Trabzon'u milli tarih şuurundan kim ve kimler koparmak istiyor, zamana yayılan bu tehlikeli durumun arkasında kim ve kimler varsa bu büyük ihanet odağını çökertip bu ili düze çıkartmak gerekmektedir. Trabzon'da bu konudaki ciddi kaygılar gün yüzüne açıkça çıkarken, bu vahşi düşünceye sahip, aynı mantık, Trabzon'da ve ilçelerinde ne kadar kilise ve manastır varsa bunları kalıntılarıyla bulup çıkartıp, ilave yer kazanımı ile çok büyük paralarla onartıp, ilave eki ile yapılmaktadır. Bu tezgahın işleyişi, turizm mantığıyla yapılmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin vergisi ile yapılan ve katrilyonlar harcanarak yapılan manastır ve kiliseler, gelecekte, ildeki milli hassasiyeti yok edecektir. Nerede bir yabancı eser var ise, olağanüstü ilgi ve programa dahil edilmekte, para vs. hiç önemli değil gereken yapılmaktadır. Sonuç olarak, Trabzon ciddi olarak dönüştürülmekte, sinsi ve açık tehlike oluşturulmaktadır. Bu tehlikeli duruma onay veren düşünce, tüm Türkiye'de olduğu gibi, Trabzon'da Suriyeli ve Afganlıları ilin her tarafına yerleştirerek bu tehlikeyi daha da büyütmektedir. Trabzon'da azınlık sığınmacı mülteci göçmen adlı altında, Suriyeli ve Afganlıların vakit kaybetmeden Trabzon'dan gönderilmeleri gerekmektedir. Bu tehlikeli durumun ortadan kalkması için, Trabzon halkının asla istemediği bu sessiz işgal için bilinçli hareket etmek gerekmektedir. Yukarıda belirtilen tehlikelerin tamamından, bugün kurtulamazsak, yarın işlerin hiçbir şekilde alanda önü alınamaz.