Öne çekilirse, milletvekili seçimlerine altı ay kaldı. Göz açıp kapayıncaya kadar geçer. Verilen sözler karşımıza çıkmaya başladı. Millet diken üstünde. Ortalıkta vekil bulmak mümkün değil. Geçen ay doğu ilçelerinde bazı vekillerin görüldüğü söylendi. Ama bu söylentiden öteye geçen bir haber değildi.
Ortalık toz duman. Millet burnundan soluyor. Hizmet beklentileri, rüşvet ve ayrımcılık aldı başını gidiyor. Hiç olmazsa haftada bir, ayda bir iki çift tatlı söz duymak bizim de hakkımız değil mi?
Geçen ay doktor olan eski bir dostuma uğradım. Kulaklarımdan rahatsızlığım vardı. Ufak bir tetkitten sonra: Bu kulaklarla -bugüne dek- nasıl idare edebildiğimi sordu.Verdiğim yanıt çok hoşuna gitti. Sayın doktorum, toplumda işitilmeye değer tatlı söz kalmadı. O nedenle kulağa fazla ihtiyaç duymuyorum dedim. Acı acı güldü. "Haklısınız" dedi.
Bu ülkede aydın olmak zor. Ülkenin tüm sorunları omuzlarımıza biniyor. "Bana ne" diyemiyoruz. Milletimin sorunlarını omuzlamak zorunda kalıyoruz. Vatan, millet, bayrak sevgisi bu olsa gerek. Benden uzak olsunda ne olursa olsun deme lüksümüz yok. Bizim kuşak böyle bir eğitim aldı.
Vekilleri - dört yılda bir- seçimden seçime görüyoruz. Hiç olmazsa şu karanlık ve karmaşıklı günlerde - yüreklere su serpme adına - ekranlara veya gazetelerde boy göstererek endişeye gerek yok.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Atatürk'ün heykeli ile top oynayanlara gerekli cezayı vereceğiz. Deseler de bir kez olsun bizde duysak. "Oh be dünya varmış. Oh olsun. Biraz rahatladık" diyebilsek.
Acaba sizlerden çok şey mi istiyorum. Demeçlerle, söylemlerle "Allah yar ve yardımcısınız olsun" gibi dinsel duyguları aldatan, ayrımcılık yapan, sonra da seçmenleri unutan politikacılara saygılarımı! sunuyorum.
Kandırabildiğiniz kadar kandırın. Kandırın ama, milli duygularıma, bizi biz yapan değerlerime leke sürmeye kalmayınız. Bu millet sizin zannettiğiniz kadar unutkan değildir. Duyan duymayana haber versin. Seçime altı ay kaldı. Dört yılda bir kez olsun kapımızı unutarak da olsa çalacaksınız.
"Buyrunuz saygıdeğer vekilim, baş köşe sizin. Buyrunuz.
Biz böyle bir milletiz işte...