Trabzonspor’u şampiyon olduğu geçen sezon en çok zorlayan takımlardan birisiydi Antalyaspor.
İki maçın birini kaybetmiş diğerinde berabere kalmış kupada ise saf dışı bırakmıştı.
Antalya’daki sıcak hava ve yoğun nem, karşılaşmanın saati 21.45’e çekilse de çare olmamıştı.
Hem sıcak ve nem hem de bozuk zemin, Trabzonspor’u en çok zorlayacak sebepler arasında yerini almıştı. Bordo Mavililer, Antalya’dan Haji Wright ile Fernando’yu istemişti.
Haji bitiriciliği ve servislerinin çok daha iyi olmasıyla öne çıkıyordu. Bardhi ile gördük!
Fernando ise Trabzonspor’un yıllardır ‘idare ederiz, gerek yok’ dediği oyuncu profiliydi.
Neydi o? Oyunu iki yönüyle oynayan 6 numara. Trabzonspor, Fernando veya onun muadili oyuncuyu hala kadrosuna katamadı. Göremedik!
Oyun bir bütündür. Kalecin başlar, stoperlerin oyun kurar, orta sahan üretir, beklerin hücumu besler-savunmayı yapar, üçüncü bölgen de skor yaratır.
Kısaca bu, evet! Geçen sezonun en az gol yiyen takımı bu sezon defansif hatalarıyla öne çıkıyor, orta sahandan kaybettiğin topları kalende gol olarak görüyorsan ve hücum hattın bir ‘kaosun’ içerindeyse demek ki ‘aksayan ve işlemeyen’ bir şeyler var.
İlk başta senkronizasyonluk! Sebeplerini daha sonra detaylıca yazarız ancak takımın biran önce toparlanıp geleceksin Çarşamba en önemli finaline hemen toparlanarak konsantre olması gerekiyor.
Elbette hakeme ve pek tabi ki ‘günah keçisi’ ilan ermeden Trezeguet’e dair yazacaklarımız da var. Hele şu finali hayırlısıyla bir geçelim...