İstanbul’da çok güzel Ramazan-ı Şerifi ifa ettikten sonra Bayramı da doğup büyüdüğümüz memleketimizde yapalım diyerek Trabzon’un yolunu tuttuk.

Bayramda ata memleketimiz olan Gümüşhane Kelkit’in en ünlü beldesi  (Pekün ) Ünlüpınar’da bayram namazını eda ederek ve ilk defa köylülerimle bayramlaşarak başladık. Anne eli öpüp duasını alarak Bayramın aslına uygun sürdü bayramımız.

Bayramın 2. gününde Trabzonspor camiasıyla bayramlaşmaya katıldım ama hem şaşırdım hem de üzüldüm.
Neden mi?

Avrupalarda tur atlamış,  seyircisiyle tekrar eski tribün coşkusunu yakalamış fakat Trabzonspor bayramlaşması yakalanan coşkuyla mütenasıp değildi. Katılım az ve tek taraflı gibiydi. Muhalefetten  siyasi taraflarımızı göremedim. Ayrıca takımın kaptanı ile birkaç futbolcu da olsa çok iyi olurdu. Hatta futbolcular adına kulübün eski kaptanı ve futbol genel direktörü olan Ünal Karaman da bu bayramda orada olmalıydı.

Bayramın süprizi ve fiyaskosu Karadeniz sanatçılarını organize etme görevi verilen kemençe sanatçısı Yusuf Cemal Keskin’in ilk kez Trabzon’a Avni Aker’e sanatcı arkadaşlarıyla katılımı çok güzel düşünce idi ama ‘O’ sanatçıların albümlerinden Trabzonspor türküleri Avni Aker’de çalınmalıydı ayrıca. Maç sonrası Mehmet Ali Yılmaz tesislerindeki bayramlaşmada o sanatçılardan 5 kişi vardı... Maalesef organizeyi yapan Y. Cemal Keskin bile yoktu!!! Bu iyi niyetli güzel düşünülen sanatçılar girişimi organizasyonun kılavuz tarafından arzu edilir şekilde gerçekleştirilemedi.
Trabzonspor bayramlaşmasında şehrin önemli dinamiklerinin olmamasını göz ardı etmemeliyiz.

Ancak gerek İstanbul’da gerek Trabzon’daki katılımlarında yürekten ve samimi sözleriyle Bakanımız Erdoğan Bayraktar’ın Trabzonspor’un yanında olması da yadsınamayacak bir güç... Onun desteğinin ayrı bir güzellik olduğunu unutmamalıyız. Ez cümle;
Bayram’da Trabzon’da olmak güzeldi.