Sandığa Gitmeyenler Partisi(SGP) kurulsa tek başına iktidar olamaz belki ama barajı aşar tahminimce..
Aşağıdaki tabloyu dikkatli okuyun ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız..
2009 yerel seçimlerinde 48 milyon seçmenden 40 milyonu belediye başkanlarını belirledi.
2007 genel seçimlerinde ise, 42 milyon 700 bin seçmenden 36 milyonu sandığa gitti ve 35 milyon geçerli oy çıktı.
Referandumda ise katılım daha düşük oldu. 49,5 milyon seçmenden 38,5 milyonu oy kullandı.
2001 Seçimlerinde ise 52 milyon 806 kayıtlı seçmenden, 43 milyon 914 bin oy kullandı. 8 milyon 891 bin kişi sandığa gitmedi.. 
2009 ile 2011 seçimlerinde sandığa gitmeyenlerin toplamı 17 milyonu buluyor..
17 milyon insan yaşıyor, oy kulanma hakkı var ama sandıkta yoklar..
Sözün bittiği nokta bu olsa gerek?
Seçmeninin seçmen görevini yapmadığı, demokrasiye olan inancın sandığa yansımadığı, insanların bilerek sandığa gitmediği bir ülke..
Ne yazalaım ki bu tablo üzerine..
Üstelik sandığa gitmeyenlerin büyük bölümü gençler..
Gençler hem seçme ve seçilme hakkı isteyecek, sokaklarda bunun mücadelesini verecek, eylem yapacak ama iş oy kullanmaya geldiği zamanda pikniğe gidecek..
Sabah erken kalkıp da oy kulanmayacak, akşama kadar miskin miskin yatacak..
Bakın 50 bin öğrenciye sahip KTÜ’de sandığa giden seçmen sayısı ne kadar biliyormusunuz.?
Ya Trabzon sokaklarındaki gençleri..
Rakamları buradan verip de daha fazla sinirlenmenizi istemem..
Elimde hem 2009 yerel hem de 2011 genel seçimleri Trabzon istatistikleri var.. İnsan okudukça kahroluyor..
Ülke geneline vurduğunuz zaman durum daha vahim..
İnsanlar siyasetten elini ayağını çekmeye başladı.Oy kullanmanın bir vatandaşlık görevi olduğunun farkında değiller ya da farkında olmak istemiyorlar..
Hem kendilerine hem geleceklerine resmen ihanet ediyorlar.
Demokrasini babası da-anası da sandık..
Yok ben sandığı tanımam diyorsanız o başka.
O zaman git Sandığa Gitmeyenler Partisine üye ol kardeşim..
Sonra oturup ağlama sızlama..