Birçok yazımda belirttim, terörden yarar umanlar eninde sonunda onun tuzağına düşerler diye.
Daha birkaç yıl öncesine kadar, el ele kol kola gezen iki lidere ne oldu da düşman oldular? Özellikle bizim liderimiz hani dünya lideri diye adlandırılıyor ya, Sayın Başbakan’ımız sanki akşamdan yatarken dost sabahtan kalkınca düşman oldu kardeşim değdiği, Esad’la. Ama gördük ki “BOP” yutturmacasına biz de alet edildik. Yani kraldan çok kralcı olduk.
Ankara’nın, “Esad gitsin de nasıl giderse gitsin, ondan sonrası Allah kerim” yaklaşımı ülkemiz insanını birçok yabancı insanla tanıştırdı. Ülkemizin huzurunu bozdu. Ekmeğimize ortak edildi. Bunun ötesinde yeni yeni komşular edindik.Terör ve terorist komşularımızdır bunlar. El Kaide sınırımızda bacak bacak üstüne atmış oturuyor. El Kaide’nin bir kolu İŞİD ile El Nusra militanları sınırlarımızda cirit atıyorlar.
Atatürk Türkiye’si ve onun koyduğu “Yurtta Barış Dünyada Barış” ilkesi ayaklar altına alındı. Savaş, korkutma çığlıkları atmaya başlandı. “BOP” ışığında Ortadoğu’nun lideri olma sevdasına düşüldü. Türkiye’nin itibarı ayaklar altına alındı.
Terör ve terörist ayak sesini duyurdu mu bil ki bir gün ensene üfleyecektir. Çünkü onlar kanun, nizam tanımazlar, adam öldürmekten zevk alırlar. Gerekirse dokuz ay karnında taşıyan annesini, karnını doyuran, harçlığını cebinden eksiltmeyen babasını da kendi ideolojileri uğruna keser ve bundan büyük mutluluk duyarlar.
Gerçekten çok üzülüyorum!.. Bakıyorum da Afganistan, Pakistan, Irak, Mısır, Libya, Fas, Tunus şimdi de Suriye insanını sömürmek için emperyalist ülkelerin gayretine çanak tutmak ve ülkemin yöneticilerinin bu kan emici ülkelere alet olması beni şaşırtıyor doğrusu.
Yanlış ve ucuz politikalar, bilimsel verilerden uzak yaklaşımlar ülkemiz insanının ağzının tadını kaçırmaktadır. İşte son olay, Musul’un işgali ve konsolosluğun 49 görevlisinin beslediğimiz teröristlerce tutuklanması şaşılacak bir eylem değildir. Canavarı büyüttün ey Ankara, başka bir ülkenin içişlerine karıştın, meşru yönetimi düşürmek için sokak sokak, meyden meydan dolaşıp oy verenlerine şirin görünmek için Suriye devletine düşmanlığını ilan ettin ve o militanlara silah, para verdiğin söyleniyor. Şimdi de beslediğin canavar toprağını işgal ediyor seni yutmaya çalışıyor. Çıkabilirseniz çıkın bakalım bu işin içinden.
Devleti yönetmek ciddi iştir. Çünkü her dalın uzmanı ve ekibi vardır. Siyasetçinin işi devletin yönetilmesine yön vermektir. Olumlu ve olumsuzlukları halkı ile paylaşmaktır.
Milli ve sosyal devlet olamadıktan sonra biz çok daha başkalarının peşine takılır ve onlardan kazık yeriz. Ekonomide, eğitimde, politikada, askeri alanda hatta sanayide kendi kendimizle yetinmeyi bir becerebilsek sorunu çözeceğiz.
IŞİD El Kaide’nin uzantısı olarak ABD Irak’ı işgal ettiği zaman oluşan bilinmezlikte yeşerdi. “Kurt dumanlı havayı sever” derler ya bu tür terör örgütleri de o ülkenin yönetiminin bilinmezliğinden yararlanır ve canavarlaşırlar. Keser döner sap döner sözü gibi tehlike gelir kapımızı çalar.
Türkiye de yerleşen IŞİD başımıza nasıl çorap örecek. Korkarım ki dış güçler, PKK’yı sahneden çekip IŞİD’İ sürecekler.
Keşke yazdıklarım yalan olsa da ben utansam.