Beşikdüzü Belediye Başkanı Orhan Bıçakçıoğlu, ilçesinin turizm potansiyelini artırmak için kolları sıvadı.

Sayın Bıçakçıoğlu, herkesin ‘Hayal’ veya ‘Bu projeyi rüyalarımızda görürüz’ diyenlere inat, hem Beşikdüzü için hem de şehrimiz için çok önemli olan mega projeyi hayata geçirmek üzere.

Hangi projeden mi bahsediyorum, Karadeniz’in en uzun mesafeli teleferik projesinden.

Başkan Bıçakçıoğlu, temeli atılan projenin bu yılın Ekim ayında bitirileceğinin müjdesini Beşikdüzü halkına verdi.

Bu projenin hayata geçirilmesi için Bıçakçıoğlu’nun nasıl bir mücadele verdiğine bizzat şahidiz. Sayın Bıçakçıoğlu, görüşmediği yatırımcı kalmadı. Günlerce Ankara’ya gelip gitti.

Beşikdüzü’ne büyük katkı verecek olan dev projenin hayata geçirilmesi noktasında da sonunda başarılı oldu.

Bıçakçıoğlu, şehrimizde ilk teleferik projesini hayata geçiren belediye başkanı olarak da hafızalarda yer edindi.

Sayın Bıçakçıoğlu’na tüm kamuoyu adına teşekkürlerimi iletmek isterim.

Buraya kadar her şey güzel. Ancak yine de bazı istemezükçüler her faydalı işe karşı çıktıkları gibi teleferik projesini de eleştirmeye başladılar bile.Bu kesim ‘Beşikdüzü’ne teleferik yapsan ne olur, sanki oraya turist mi gidecek’ diyerek akıllarınca projeyi küçümsüyorlar.

Ben bu bakış katılmıyorum.

Zaten projenin yapılış amacı hem ilçeye hem de şehre gelen turist sayılarını artırmaktır. Turistlerin hem ilçeye hem de şehre gelebilmelerini sağlamak için onları cezbedecek projelerin de hayata geçirilmesi şarttır.

Bir değerlendirme yapalım.

Allah aşkına şehrimizde doğal güzelliklerimiz ve tarihi mekanlarımız haricinde turistleri cezbedecek başka neyimiz var.

Gerçekçi olmak zorundayız. Dünyanın ve ülkemizin doğa harikalarından Uzungöl’ümüz var.

Bu doğa harikamızda son yıllarda yoğun yapılaşmadan dolayı eski cazibesini kaybediyor.

Hala restorasyon çalışmaları devam eden Sümela Manastırı’mız, Sera Gölümüz, Ayasofya Camiimiz, Çal mağarımız, Pazarcık turizm merkezimiz, Santa Harabelerimiz, yaylalarımız ve daha birçok güzel turizm bölgelerimiz ve tarihi mekanlarımız var. Bunların sayılarını daha artırabiliriz. Ancak bizler bu turizm merkezlerimize ve tarihi mekanlarımızın arkasına sığınarak yatırım yapmayalım mı? Bu güzel yerlerimiz var diye turistleri şehrimize çekmek için çalışmayalım mı? Çalışanlara da destek olmak yerine köstek mi olalım…

Allah aşkına bu güzel mekanlarımız haricinde şehrimizde kayak merkezi mi yapıldı? Şehrimizin başka bölgelerinde teleferik projesi hayata mı geçirildi?

Bu güzel mekanlarımız haricinde şehrimizde otel yapılmaktan başka ne yapıldı?

Çok uzun yıllar sonra Uzungöl’de teleferik projesi yapılacağı söyleniyor. Belki bir de kayak merkezi…

Eğer bizler, ‘İstemezük’ bakış açısıyla hareket edersek şehrimize gelen turistleri ilerleyen yıllarda mumla ararız.

Tabii ki bu turizm merkezlerimiz, tarihi mekanlarımız şehrimiz için çok önemli. Trabzon’un zaten medeniyetler şehri olduğunu ve çok önemli bir tarihi geçmişe sahip olduğunu tüm dünya biliyor.Şehrimize gelen turistlerde bu tarihi mekanlarımızı bildikleri için geliyorlar. Bunun herkes farkında.

Ancak bizlerin ‘Bacasız fabrika’ diye tabir edilen turizmde büyük bir atağa geçmemiz için mega projeleri hayata geçirmemiz şarttır.

Bakın Rize Valisi Erdoğan Bektaş, Ayder’de Türkiye’nin en büyük kayak merkezini yapmak için düğmeye bastı bile. Diğer komşu illerimizde kış turizmini canlandırmak için çalışmalar içerisindeler.  Ben derim ki ‘Atı alan Üsküdar’ı geçmeden’ bizlerin de elimizi çabuk tutmamız lazım.

Şehrinin gelişmesi için çabalayan yöneticilerimize, yatırımcılara da köstek olmak yerinde destek olmak zorundayız. Bunu şehrimizin menfaati için yapmak zorundayız.