Sırası geleni bildirendir kondüvit.
Hani dünya gailesine dalıp da yapması gereken işi yapmayanı uyarmaktır kodüvit.
Özünda bir tiyatro terimi olabilir. Lakin akan hayatın içinde de kondüvitlere ihtiyaç çoktur.
Sınıfa girmesi gerekirken pinekleyen öğrenciyi uyaran öğretmendir kondüvit.
İşine geç kalan kişiyi zamanında mesaiye çağıran amirdır kondüvit.
Oyuna girmesi gereken oyuncuyu 'hadi çık oyna' diye oyuna süren teknik direktördür kondüvit. Hepimizin günlük hayatı içinde de kondüvitleri vardır.
"Ezana icabet edelim" diye arkadaşını camiye yönlendiren mümindir kondüvit.
'Bekletme yengeyi' deyip gevezeliğe dalan kocayı sorumlu olmaya davet eden çıplak uyarıcıdır konüvit.
İnsanlar olarak kondüvitsiz yaşayamayız.
Böyle bir ikazcı yoksa çevremizde...
Hep taşa takılır ayaklarımız.
Babalar kondüvittir...
Anneler kondüvittir...
Velhasıl kondüvit çoktur.
TDK kondüviti şöyle açıklıyor: Oyun sırasında, sahneye çıkma sırası gelen oyuncuları uyarmakla, sırası geldiğini bildirmekle görevli kimse.
Her ne kadar görevli dense de...
Görevsiz kondüvitler de varmış hayatta...
Ne mutlu kondüviti olanlara!
Haysiyetin ihyası için...
Başarıya ulaşmak için...
Seçim kazanmak için...
Dalgınlığa veda için...
İlla da kondüvit...
Benim de kondüvit arkadaşlarım var.
Maçkalı Kemal bir kondüvittir... Yomralı Hasan bir kondüvittir... Akçaabatlı Ali bir kondüvittir...
Siyaseten bir nida ile söylersek... Bahçeli de bir kondüvittir. Daha nice kondüvitler vardır. Yeterki sıranı bildirirken muz kabuğu atmasın önüne.
"Git, sıra sende" deyip...
Kaydırmasın hayatını...
Netice-yi kelam... Kondüvit var kondüvit var...
Allah, 'evet yol budur' diyen kondüvitler ihsan eylesin. Osmanbabalı Ekrem gibi...