Mü’minler birbirini sevmek ve saygı duymak zorundadır. İman birlikteliği müslümanları kardeş yapmıştır. Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz. Kendisi için istediğini kardeşi için de istemeyen kâmil anlamda müslüman olamaz. Müslüman eliyle ve diliyle diğer müslümanlara zarar veremez.  Elinden ve dilinden başkaları emin olmayan kimse gerçek müslüman olamaz. Ensar ve Muhacir arasındaki kareşlik tarihte eşine az rastlanır bir örnektir. Kendi ihtiyacı varken kardeşini tercih edecek derecede bir üstün ahlak misalidir.

 

İmam Gazâlî kardeşliği üçe ayırmaktadır;


1.Ednâ kardeşlik/en alt derece kardeşlik; Bu kardeşlik derecesinde mü’min kardeşine en az hizmetçisi gibi davranır.  Onu yedirir, içirir ve giydirir. Muhtaç olunca yardımını esirgemez.


2.Evsat kardeşlik/Orta derece kardeşlik; Bu kardeşlik derecesinde mü’min kardeşine kendisi gibi davranır.


3.A’lâ Kardeşlik/En üst derece kardeşlik; Bu derecede mü’min kardeşini kendisinden daha çok düşünür. Kendi ihtiyacı olduğu halde kardeşini tercih eder.


Allah Teâla mü’minlerin kardeş olmalarını ve kardeşliğe zarar veren davranışlardan uzak durmalarını emretmektedir. Rabbimiz, Hucurat Sûresi’nde mü’minlerin ancak kardeş olduklarını Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.¨(Hucurat 49;10) âyetiyle beyan ettikten sonra, kardeşliği zedeleyen altı davranışa dikkat çekmekte ve bunları mü’minlere yasaklamaktadır. Kardeşliğe zarar veren davranışlar müteâkip âyetlerde Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle sayılmaktadır:


Birbirinizi alaya almayın


Ey iman edenler! Bir topluluk bir diğerini alaya almasın. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da diğer kadınları alaya almasın. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler.


Bölgecilik, kabilecilik, aşiretcilik yaparak kendi insanıyla övünüp başkalarını küçük görmek manevi bir hastalıktır. Bugün pek çok grup veya insan başkalarını alaya aldığı için aralarında soğukluk meydana gelmekte ve karşılıklı muhabbet kalkmaktadır.


Birbirinizi karalamayın


İnsanları suçlamak, onları çekiştirmek, kaş göz işaretleriyle onları gammazlamak nefret ve kini artırmakta, düşmalığa sebep olmaktadır.


Birbirinize kötü lakap takmayın


Kötü lakap takmak günahtır ve gıybet türlerinden biridir. Bir insanın kusurunu veya ayıplarını çağrıştıran lakaplarla anılması doğru olmaz. Lakap takanlar ve bu kötü sıfatları teleffuz edenler kardeşliğe zarar verir, kalp kırar, gönül incitirler.

 

Zandan Sakının


Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır.

 

Önyargılı davranmak da kötü zannın bir neticesidir. Kendi zannını haklı çıkarmak için sürekli kardeşinin ayıbını arar. Bulduğu zamanda cihana yayar.

 

Birbiriniz hakkında tecessüs etmeyin

Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın.  Herkesin mutlaka bir takım kusurları ve eksikleri bulunabilir. Esas olan mü’min bir kimsenin ayıbını gördüğü zaman başkalarına bir zararı yoksa onu gizler. Mü’min kardeşinin ayıbını gizlerse Allah’da onun ayıbını kıyamette gizler. Casusluk yapmak, durduk yerde ayıp araştırmak büyük günahlardandır.

 

6.   Birbirinizi gıybet etmeyin

 

Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.

 

İnsanları yukarıda sayılan altı davranışa sevkeden iki önemli manevi hastalık vardır;

 

            1. Haset/kıskançlık

 

Kıskançlık insanı iftiraya, gıybete, hile yapmaya, başkasının arkasından plan kurmaya yöneltir. Günaha sevk eder. Hatta bazan insanı kâtil dahi yapar.

 

      2. Kibir/Kendini beğenip başkalarını küçük görmek

 

Kibir kendini dev aynasında görüp başkalarını değersiz saymaktan kaynaklanır. Şeytanın en belirgin bir vasfıdır. Kibirli insanlarla ünsiyet kurulamaz. Dostluk yapılamaz. Yanına dahi yanaşmaya cesaret edilemez.

 

Aramızda sevgi ve muhabbeti artıracak ve bizi kibir, enaniyet ve kıskançlık hastalığından kurtaracak ilaç gibi iki güzel haslet vardır.

 

1. Selam

 

2. İkram

 

Sevgili Peygamberimiz, ‘İman etmedikçe Cennete giremezsiniz, Bir birinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız. Sizin aranızda sevgiyi artıracak iki şeyi haber vereyim mi? Aranızda selamı yayınız ve birbirinize ikram ediniz, buyurmaktadır.