Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden haklı bir talepte bulundu.

Neydi talebi?

Gümrükçüoğlu diyor ki “Büyükşehir yasasında bir değişiklik yapılsın. Şehirlere bütçeden sağlanan yardım harita üstünde kapladığı alana göre değil coğrafi şekiller baz alınarak yapılsın. Yani Trabzon ütülendiğinde neredeyse bir Konya kadar metre kareye sahip. Ama dağlar, yamaçlar, kırık araziler hesap edilmediğinde yapılan yardımlar adaletli olmuyor.”

Bence de yüzde yüz haklı bir talep.

Doğanın azizliği neden şehrimizin bekasını karartsın?

Biz Karadenizliler uyanık diye geçiniyoruz ama Meclis’e gönderdiğimiz temsilciler Büyükşehir yasası hazırlanırken bu hakikati akledip itiraz etmemişler.

Oysaki Meclis’in müktesebatını oluşturan ana arterler Karadeniz’den olsa da iş hizmet almaya geldiğinde diğer şehirlerden gerideyiz.

“Her işi tekmil yapsın” diye Gümrükçüoğlu’na yükleniyoruz ama “Bir Kanuni Bulvarı’nın kamulaştırma bedeli ile uçsuz bucaksız ucuz arazilere sahip şehirlerin kamulaştırma şartları aynı mı?” diye sormuyoruz.

“Raylı sistemsiz Büyükşehir olmaz” doğru bir tespit ama işte o amasını aşmak zor. Kayseri’de, Konya’da ya da ova şehri olan başka bir yerde hem raylı sistemin hem de karayolu hizmetinin metre maliyet hesabı yapıldığında Gümrükçüoğlu ne yapsın!

Demek ki Karadeniz’i temsil eden milletvekilleri coğrafyanın bize yüklediği maliyeti de dikkate alarak kanun yapacak.

Sorduk öğrendik, Konya şehri Trabzon’un iki katı merkezden para çekiyor.

Tabi o gelen paralarla da bizden katbekat iyi hizmet yapabiliyor.

TİSKİ bir kanalizasyon çalışması yaptığında yine döşediği altyapı boruları için harcadığı para diğer uygun şehirlere göre iki kat fazla oluyor.

Nitekim sahildeki su şebekesi yenilenmesi çalışmaları gözümüzün önünde cereyan ediyor. Faroz mevkiinde çıkan kayanın ekipleri nasıl zorladığına şehir insanı tanıktır.

Bütün bu şartlar göz önünde bulundurularak genel bütçeden pay çıkarılması sağlanmalı. Yoksa gider Gümrükçüoğlu gelir Türkücüoğlu biz yine hizmet alamıyoruz teranesini söylemeye devam ederiz.