Saat 14.00, Dönem 4 Pediatri stajındaki ilk dersim.

Öğrencilerimin gözlerinde korku ve endişe.

Biliyorum dedim, zordur Dönem 4 Pediatri stajı, çalışacaksınız, en büyük derdiniz bu olsun.

Benim de sizin kadar endişelerim var, korkularım var, dertlerim var, farklı nedenlerle. 

Bakın dedim, bir hasta baktım biraz önce poliklinikte, ortaokul son sınıfta, yakışıklı mı yakışıklı, akılı mı akıllı bir genç.

Sınıf birincisi, doktor olmak istiyor sizin gibi, hayalleri var yaşından büyük. 

Yeni başlamış tuhaf halleri, aniden düşer gibi oluyormuş.

Öğrendiğimde hikayesini, bir korku kapladı yüreğimi.

Allah’ım, lütfen olmasın dedim EEG çekerken, kendime.

20 yıldır doktorum, unutamadığım yitip gitmiş nice hayatlara, nice hayallere tanıklık ettim.

Ama bu farklı, benzer yaşta oğlum var benim de. Dedim…

Yüreğimin taşıyabileceğinden fazla yük bu bana. 

Allah’ın takdiri biliyorum, benim de yapacağım şeyler sınırlı. 

Anlattım ağlayan gözlerle, tanı SSPE (ülkemizde, milyonda, 0.461 oranında görünen, küçük yaşta kızamık geçiren çocuklarda gelişen, beyinde ağır nöron yıkımı ile giden, tedavisi halen olmayan ölümcül bir hastalık.)

Hadi çocuklar dedim, şimdi anlatın dertlerinizi, ne olacak bu pediatri stajı.

Herkes sustu, artık çıt yok koca sınıfta.

Sadece duyulan rüzgarın o acı uğultusu değil, yürekte duyulan, o anne babanın sessiz çığlığı.

Ne zaman bir sıkıntıya düşsem, dert edinsem kendime bir şeyi, yüreğim sızlar, hatırlarım o anne babanın oğlum deyişini. 

Saygılarımla.