Vilayetlerde ayda bir kez düzenlenen il koordinasyon kurulu toplantıları valiler başkanlığında yapılır. Toplantılara o ilin valisi, yerel yönetimlerden sorumlu vali yardımcısı il, ilçe belde belediye başkanları, tüm daire müdürleri ile STÖ temsilcileri katılır.
Devletin bir yürütme kurulu üyesinin, bir bakanın bu tip toplantılara katılması son derece faydalıdır!
Aslında o şehir için bu bir şanstır..
İlk kez Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, bugüne kadar hiçbir bakanın yapmadığını yaparak aylık il koordinasyon kurulu toplantılarına katılmayı adet haline getirmiştir.. Ve son derece faydalı olmuştur..
İlindeki yatırımları sorun ve sıkıntıları yerinde izlemesi, takip etmesi, bilgilenmesi, gözlemesi ve her konuşulanı danışmanlarınca anında kayıta aldırması bu şehir adına önemli bir olaydır!
Çünkü şehrin bakanı bizzat sorunların içindedir.
Olup bitenleri yerinde görmektedir..
Bundan güzel bir şey olabilir mi?
KARAYOLLARI’NA MESAJ..
Ve o alışılmış üslubuyla daire amirlerini sorgularken ‘Burada kanunları elinize alıp vatandaşın haklarını gasp etmeniz günahtır. Müslüman’a eziyet ediyorsunuz. Vakıf üniversitesi 800 öğrenci ile can çekişiyor, siz kapısını kapatacaksınız. Sonrada 2918 sayılı trafik kanunu mazeret göstereceksiniz. Buradan çıkan araçlar yol güvenliğini tehdit ediyor diyeceksiniz. Buradan çıkan araçlar TIR garajına giriyor, oradan yola çıkıyor. TIR çıkarsa trafiği tehdit etmiyor da, küçük araç çıkarsa mı trafik güvenliğini tehdit ediyor. Birde bunu TCK Genel Müdürü Cahit Turan’a anlatmışsınız.’ diye son derece yerinde bir eleştiri yapması da isabetli olmuştur.
‘Sarp Samsun duble yolu uluslararası yol olabilir alternatifi olmadığından bu yol il, ilçe, beldeleri birbirine bağlıyor ve şehir içi yoldur bunu böyle değerlendirin’ deyince söz alan Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu’nun ‘2934 sayılı kanuna göre ilçemdeki yolları düzenleme yetkisi benimdir’ deyip yalnızca yönetim kurulu üyesi olduğu Avrasya Üniversitesi’ni savunurken sahil yolu üzerinde bulunan bir petrol istasyonunu, uluslar arası bir otomobil şirketinin önünün karayolları tarafından kapatılmamasını söylemesi ise Sağıroğlu adına yanlış olmuştur..
BAŞKAN NEDEN YOKTU?
Toplantıda bir başka olay da Belediye Başkanının yokluğu olmuştur.
Bakan ve Vali’nin yanında oturması gereken anjio ve rahatsız olmasına rağmen Trabzon’a gelmeyi ve il koordinasyon toplantısına katılmayı ihmal etmeyen Bakan’ın geleceğini bilmesine rağmen il dışına çıkması, Başkan Vekili Fahrettin Aksoy’un karşıya oturtulması dikkat çekti..
Belediye adına konuşan başkan yardımcısı Necip Sevinç’in ilk sözünün ise ‘Allah Dr. O.Fevzi Gümrükçüoğlu’nu başımızdan ayırmasın’ sözleri ise protesto niteliğindeydi!
Alışılmışın dışına çıkıp Bakan’ın huzurunda ‘Menfezleri sürekli temizliyoruz ancak beton mikserler yollara harç döküp kirletiyor. Bu rezilliği Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü seyrediyor’ deyince Bakan’dan da anında cevap alması da dikkat çekti.
Sevinç’in sözleri üzerine anında devreye giren Bakan Bayraktar ‘İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa belediyeleri ne yapıyor? Bu mikserlere özel bir cihaz taktırıp kendi komuta merkezinden bunların tüm hareketlerini izliyor. Sizde kurun sizde yapın bu merkezin tüm masraflarını da o şirketlerden alın’ diye yol göstermesinin adını siz koyun!
Eeee.. Sevinç başkanını savunmayacakta kim savunacak!
Bir dediği iki olmuyor..
Hani bir söz var ya bir eli yağda, bir eli balda misali!.
Başkanına çok şey borçlu!
Beddua edecek değil ya!
Anlatsak mı?
TONYA OLAYI..
Bakan Bayraktar’ın burada Tonya ile ilgili sözlerini de asla yadırgamamak gerekir.
Çimento fabrikası kurma fikri Tonya’da yaşamayan bazı Tonyalılardan gelmiş, bu şahıslar buraya para yatırarak, dışardan ortaklar bulmuşlar!
Alayı kısa zamanda çark etmiş kimse de ‘Burada hayvancılık yapılıyor bu tip sanayi olmazda’ dememiş.
ÇED raporunu vermiş vatandaşta buna doğal olarak tepki göstermiş.
Bakan Bayraktar iyi niyetli olarak ‘Burada fabrika kurulsun istihdam sağlansın insanlar iş bulsun’ demiş.
Tonyalılar buna alınganlık göstermemelidir Tonya bu ülkenin şirin bir ilçesidir, her imza atılır her yatırım yapılır işler anında yürür. Bakan Bayraktar’ın yaptığı duygusal konuşmayı da normal karşılamak gerekir.
Günde 20 saat bu millet için koşan Bakan Bayraktar doğup büyüdüğü ilim, irfan aldığı bu topraklara gelince resmen duygusallaşıyor. Burada kendini buluyor burada hassaslaşıyor asla siyaset yapmıyor, partili partisiz herkes ile kucaklaşıyor. Açıkçası boş işlerle uğraşmıyor, bu devlet adına ne söz verirse yapıyor.
Çünkü ainesi iştir kişinin boş lafa bakmıyor.