Bakıyorum Başkan Ahmet Ağaoğlu da erken havaya girmiş!

Daha şimdiden “Şampiyonluktan” söz etmeye başlamış.

Bana göre Trabzonspor’un bu kadar sorunu varken!

Bana göre Trabzonspor ekonomik olarak darboğazdayken!

Bana göre Trabzonspor önünü göremezken!

Bana göre Trabzonsupor’un duvara toslaması an meselesiyken!

Bana göre Trabzonspor’un, bırakın şampiyonluğu sahaya çıkması bile mucizeyken!

Şampiyonluktan dem vurmak.

Şampiyonluktan bahsetmek!

Akıl tutulmasından başka bir şey değildir diye düşünüyorum.

SAHA İÇİ DEĞİL SAHA DIŞI
Şimdi diyeceksiniz ki ki, sen nasıl Trabzonsporlusun?

Neden şampiyonluk sözünün telafuz edilmesine karşısın?

Doğrudur, sizin baktığınız pencereden bakmadığımız için bizler böyle Trabzonsporluyuz.

Biraz değil, fazlasıyla gerçekçi olalım!

Öncelikle saha içerisine değil, saha dışına bakmalıyız.

Saha dışında neler yaşandığının hepimiz farkında olmalıyız.

Şu bir gerçek, Trabzonspor için artık deniz bitti.

Kredi alınamıyor!

Bankalara verilecek hiçbir ipotek kalmadı kulübün elinde.

Hangi bankanın kapısı çalınıyorsa, çalınan kapı bir türlü açılmıyor.

Peki şimdi başarı bekleyip, şampiyon olalım diyenlere soralım?

Denizin bittiği yerde Trabzonspor böyle şartlarda evet beyler, kayığını nasıl yüzdürecek?

Cevabını bilen varmıdır?

KEL DERMAN BULSA!
Hadi bunu es gecelim!

Hani beklentimiz siyasilerden ya!

Nasılsa siyasiler bir yolunu bulur Trabzonspor’u yüzdürürler diyelim.

Türkiyenin içerisinden geçtiği sıkıntılı süreçte, siyasiler böyle bir beklentiye cevap vermeleri mümkün mü?

Öyle telefüz edilen rakamların az buz rakamlar olmadığını hepimiz biliyoruz!

Sonra, herkes düşmüş kendi derdine.

Bir söz vardır “Kel derman bulsa kendi kafasına sürer” diye.

O nedenle diyorum ki, kimse rüya görmesin!

Kimse hayal dünyasında gezinmesin!

Siyasiler veya bakanlar, vekiller, bürokratlar bu ortamda nasıl bir çözüm bulacaklar Trabzonspor için?

Zor dostlar zor!

Sözün özü; Herkesin ortak derdi, Trabzonspor’u nasıl yaşatırız olmalıdır.

NE OLURSA OLSUN?
Trabzonspor üçüncü olmuş.

Trabzonspor onuncu olmuş.

Trabzonspor onbeşinci olmuş.

İnanın kimse bunu sorun etmemelidir.

Trabzonspor ligde kalsın.

Trabzonspor ligde yaşamını devam ettirsinde kaçıncı olursa olsun?

İnanın şu an yaşanan zaman bu zaman!

Bu yazdıklarımıza inanmayanlar şunu yapsın.

Bir gün sabah erkenden  kalksınlar, gidip  Trabzonspor’un kapısını çalsınlar.

Orada gerçeklerle bir yüzleşsinler.

Trabzonspor’un bitme noktasına nasıl getirildiğini, şuan ki durumunun ne olduğunu, öğrenmiş olsunlar.

OYUN İYİ KURULMALI
Trabzonsporda ekonomik tablonun düzelmesi için önemli radikal kararlar alınmalıdır.

Bu karaların içerisinde, yıllık maliyeti yüksek olan oyuncularla acilen yol ayrımına gidilmesi en başta olmalıdır.

Futbolcu adı hiçmi hiç önemli değildir.

Ara transfer de oyun bunun üzerine kurulmalıdır.

Çünkü ortada Trabzonspor var.

Yani her şeyden herkesten önemli olan bir kulüp var.

İşte Kucka olayı, futbolcula geçen hafta 970 bin Euro ödenmese, bunun karşılığında hem 7,5 milyon Euro olarak alacak hem de serbest kalma hakkını elde edecekti.

Rakamları görüyor musunuz?

Kucka gibi bir oyuncunun aldığı rakama bakar mısınız? Garanti para, oynasın oynamasın alıyorlar. Bırakın Türkiye ligini, yöremizde onlarca Kucka’dan daha iyi futbolcu var.

Trabzonspor bu kamburlardan mutlaka kurtulmalıdır.

ÇİMŞİRİ ÇABUK TÜKETMEYELİM
Hüseyin Çimşir’i futbolculuğundan beri takdir ederim.

Mütevazı, işini severek yapan, dürüst ve herşeyden önce çok iyi bir Trabzonsporludur.

Unutuyordum iyide bir ağabeydir futbolcular için.

Akhisar maçına takımın başında çıktı Hüseyin hoca.

Tabi sonrası malumunuz, Hüseyin  Çimşir’in ağzından çarşaf çarşaf beyanatlar.

Önemli konulara vurgu yapmış.

Trabzonlu oyuncuların Trabzonspor’da oynarken yaşadıkları tepkilerede değinmiş.

Ve fabrika ayarlarına dönme zamanın geldiğini söylemiş.

Belliki Hüseyin hoca dersini iyi çalışıyor.

Ne olur hep birlikte hocamıza sahip çıkalım, onu çok çabuk tüketip kaybetmeyelim.

Hüseyin Çimşir gibi oyuncu ve hocalara çok çok ihtiyacımız var.