24 Şubat 2022’de Rus lider Putin televizyonlarda Ukrayna operasyonunu başlattıklarını duyurdu. Dikkat edin operasyon diyor, savaş demiyor. Ukrayna’nın halen Rusya’nın bir parçası olduğunu vurguluyor Putin.
Ukrayna eski Sovyetler Birliği içinden olan bir devlet, Putin aralarının bozulmasının söyle bahane etmektedir. Kiev yönetiminin Avrupa Birliği’ne bize rağmen diyor, nasıl yakın temasa geçer ve akabinde resmen savaşa başlar. Her ne kadar bu savaşa operasyon deniyorsa da bu savaştır.
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra diğer devletler gibi Ukrayna da bağımsızlığını ilan edip, bağımsız bir devlet hüviyeti kazanmıştır. Ukraynalılar Doğu Slavları grubuna ait, çoğunluğu Ukrayna topraklarında yaşayan etnik bir topluluktur. Ukraynalılar, Ukraynaca (Ukrayintsi) dilini kullanmaktadırlar.
Baktığınızda Ukrayna’nın her şeyi Rus yapısı, özellikle alt yapıları. Bendeniz iki kez Ukrayna’ya gittiğimde müşahede etmiştim. Onları anlatmam Rusya’nın işgalini haklı göstermek değil, realite bu. Ukrayna’yı ayağa kaldıran devletler başta NATO denilen topluluk Rusya’nın zulmünü sadece kınamakla yetinmekte, bundan cesaret alan Rus ordusu dünya devletlerinin gözü önünde katliamlara devam etmekte, adeta meydan okumaktadır.
Bağımsız bir devlet olan Ukrayna’yı Ruslar haritadan silmek istemektedir. Böyle bir zulmü böyle sistemli bir asimile eski komünist Rusya’yı çağrıştırmaktadır. Onlar da aynı mantaliteyi gütmüşlerdir, tarih buna şahittir. Rusya’ya bakıyorsunuz birçok eften püften bahaneler uydurarak kendilerini haklı gösterme çabası göstermektedirler. İnsanlık âlemi maalesef bu zulmü, bu asimileyi izlemekle, cılız kınamalarla yetinmektedir.
Durup dururken yukarda da belirttiğim gibi Rusya ne bahane uydurursa uydursun, Ukrayna’ya saldırmasının haklı yönü ne olabilir? İnsanlık varsa insan olan herkesin bu zulme bu sistemli asimilasyona, katliamlara, vahşete en ileri boyutta tepki göstermesi gerekmiyor mu?
Dünya devletleri adeta rahatlarının bozulmamaları için, yok şöyle yaptırım, yok böyle yaptırım yapacağı şeklinde demeçler vererek duyarsız davranmaktadırlar. Dünya var olalı, güçlü daima güçsüzü, ya manda altına almakta ya da kendine bağlamakta, kısaca onlara hayat hakkı tanımamaktadır.
Eskiden de bildiğimiz gibi Rusya’nın emperyal hedefleri, 1917 senesinde Bolşevikliği yıkarak, Lenin Vestalin’le başlamıştır. O zaman halkın topyekûn isyanını engellemek için Proleder (işçi) iktidarını getireceklerini deklere edip komünizmi getirmediler mi?
Yüz seneye yakın o sistem insanları köle gibi kullandı. Şuanda bakıyorsunuz komünizm adı altında değil, ama aynı mantaliteyle devam etmektedirler. 21. yüzyılda da aynı zihniyet daha bir kaç sene önce Gürcistan’a şimdi de Ukrayna’ya daha sonra da Allah bilir hangi ülkeye saldırıp o devletlerin kaynaklarını kendilerine bağlayarak, oranın halkını köle durumuna getirmek istemektedirler. Bu saldırıları emperyalist düşüncenin dışında düşünmek saflık olmaz mı?
Zalimin zulmü varsa mazlumun Allah’ı var. Vesselam.
***
Temizlik, maske ve mesafeye lütfen dikkat edelim, salgın hastalık devam etmektedir.