Burak ve kaleci Onur’un kadro dışı meselesinden sonra gazetemiz spor servisimizden arkadaşlarımız bu konularda fikirlerini almak için Özkan SÜMER’e gitmişler. Hazret te onlara “Kadro dışı meselesinin arkasında başka şeyler var” diyerek kendisini güya Trabzonspor’un bilge adamı olarak ortaya atıyor. Şimdi tuhaf olan şu; Eğer bu konuda perde arkasında bir şeyler var da açıklanması gerekiyor ise yöneticiler ne güne duruyorlar? Perde arkasını o ne biliyor? Bu tarz davranış tüm yöneticileri ve kulüp başkanını ofsayt’e atıp onları aciz duruma düşürmek değil mi? Ne yapmak istiyor? Basın olarak bildiğimiz sayın başkan AĞAOĞLU bunun görevine güya son vermişti değil mi? Ya bu yönetim milleti kandırıyor, halen ona paranın olmadığı(!) bir dönemde el altında yine ödeme yapıyor. Veya hazret halen kendisini Trabzonspor yönetimi üzerinde bir yerlerde görerek durumdan vaziyet kapmaya çalışıyor. Diğer bir beyanatı da “Bu yönetimin arkasında durulmalı” diyor. Özkan Sümer merak etmesin bu basın ve taraftar bu yönetimin son Burak-Ünal meselesine kadar kayıtsız arkasında idi.
Ha, gelelim yönetimin arkasında durulmaz ise onun endişesi ne? Anlatalım; Geçkin yaşına rağmen halen Trabzonspor’dan nemalanmak şehvetini hiçbir zaman terk etmemiştir. Bakın geriye dönük hatırlayın. Bu yönetimdeki arkadaşlar güya ona “Gel Trabzonspor’da genel koordinatör ol” dedikleri zaman başta şartı ne idi? “Eğer Aralık ayındaki genel kurulda aday olacaksanız varım” dedi. Dedi mi demedi mi? Açın gazeteleri bir daha okuyun. Peki, bu dileğin altında yatan arzu ne? Kendisinin Trabzonspor’daki sultasının ve rantının en az iki yıl daha devamını garantilemek. Şimdi bu çıkışı niye yaptı? Ola ki bu olayda yönetim çok yıprandı, eğer başka yönetim gelirse onun işi biter, rant ve itibar kesilir. Burayı dikkatle okuyun; Ünal KARAMAN güzel güzel giderken neden birden çarşafladı anlatayım. Hatırlayın, Trabzonspor bundan beş hafta önce. Kasımpaşa, sonra Akhisar deplasman galibiyeti alıyor, birden Trabzonspor ilgi odağı olmuş. Akabinde, Erzurumspor maçı öncesi “A” takımı ile U21 kendi tesislerinde hazırlık maçı yapıyor. Bakıyoruz saha içinde Ünal Karaman’ın yanında hazret yerini almış. Madem görevi yok orada işi ne, değil mi? Ama Ünal hoca rahatsız. Özkan Sümer Ünal hoca’ya sokulup bir şeyler söylemeye çalışıyor hem de etrafa adeta göstermelik. Gaye şu; Trabzonspor iki galibiyet yakaladı, havaya girdi ya. “Ey millet bakın Ünal’a ben akıl ve taktik veriyorum da onun için takım yükselişe geçti ha”. Ünal yer mi?
Fakat Ünal hop oturup hop kalkıyor, oradan gidecek terbiyesinden bir şey diyemiyor. Durumun tüm basın mensupları da farkında. Peki sonra ne oluyor? Ünal’ın konsantrasyonunu bozuyor, Erzurum maçı ile başlayan üç maç peş peşe berabere kalıyor bir de 5-0 lık mağlubiyet ibre düşüyor, sizinki oralardan pır, hesapları tutmuyor. Adam en ufak fırsatı kendi lehine çevirmek için adeta kıvranıyor. Evet, bu yönetim bu önemli kriz dolayısı ile sınıfta kalmıştır, doğru. Aralık ayında yönetim revize olur, modife olur veya toptan gider yenisi gelir fakat kim gelirse gelsin kendilerini ve Trabzonspor’u Özkan Sümer vesayetinden ve kamburundan kurtarmadığı taktirde Trabzonspor’un başından fitne fesat ve musibet asla eksik olmayacaktır biline.