Yeryüzünün halifeleri ve yaratılanların en saygını olan insanlar, dilleri, dinleri, renkleri ve cinsiyetleri farklı olsa da bir anne ve babanın, “Adem ve Havva’nın” çocuklarıdır dolayısıyla insanlıkta kardeştirler.
Asıl olan kardeşlerin barış, güven ve huzur içinde birlik ve beraberlik içerisinde yaşamalarıdır.
Ancak insanlar arasında fitne, fesat çıkarmak, şeytanlar, şeytanlaşan insanlar, iktidar hırsı, şehevi arzular ve hasret duyguları mal-mülk hırsı insanlar arasında düşmanlığa ve ayrılığa hatta çatışmaya sebep olabilmektedirler.
Allah bu tür ayrılık ve düşmanlıkların önlenmesi ve yaratılış gayesi olan kulluk görevinde referans olarak peygamberler ve kitaplar göndermiştir.
Bütün peygamberlerin tebliğ ettiği haktır. İslam, insanların birbirine güven ve barış içerisinde yaşamalarını ister.
İnsanlar arasında nedir bu çatışmalar, Yüce Allah her insanı rızkı ile yaratmış ve dünyada yetecek kadar olanaklar var etmiştir.
Neden insanlar bu olanaklardan birlikte ve kardeşçe yararlanmaları gerekirken sürekli çatışma halindeler?
İnsanların, dilleri ve renklerinin farklı olması Allah varlığının bir delili ancak bir ayrıcalık ve üstünlük değildir.
Dinlerin ve ten renklerinin farklı olması ilahi iradenin ve kudretin bir sonucudur. Yüce Allah isteseydi bütün insanlar aynı renkte olur, aynı dili konuşur ve hak din İslam’a iman ederlerdi fakat böyle murat etmemiştir.
Her toplumda her inançtan, her dilden, her renkten insanların olması tabii olup barış ve güven içinde rahatlıkla yaşamaları gerekir. O halde İslam terimi ile insanlar arasında “Tefrika” toplum arasını açmak, ayırmak, dağılmak, parça parça bölünmek anlamına gelir.
Aklını kullanabilen, çevresindeki varlıkları, yaratıkları gözlemleyebilen her insan bizi ve varlık aleminin bir yaratıcısı olduğunu bilir ve kabul eder.
İlk insanlardan günümüze kadar ilkel veya medeni bütün insanların bir yaratıcısı olduğunu kabul etmişlerdir.
Günümüz insan içinde aynısı söz konusudur.
Allah’ı tanımayan insanların sayısı yok denecek kadar azdır.
Bu insanları araştırın bakın bunların inançsızlıkları ya cahillikten yada bilgisizlikten kaynaklanmaktadır.