Dönemin başbakanı Mesut Yılmaz'ın başbakanlığında kurulan ANASOL-D hükümetinin bayındırlık ve iskan bakanı Yaşar Topçu ilk iş olarak Sarp-Samsun duble yolunu ihale etmiş ve 10 büyük firmaya bu ihaleyi verdiğinde bugünkü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç; projesi bile olmayan bu ihalenin paylaşıldığını, bu nedenle şaibeli olduğunu belirterek TBMM araştırması istemişlerdi.
Bunun üzerine de bakan Topçu TBMM kürsüsüne elinde klasörlerle çıkarak bu yolda çok canların yok olduğunu, bir o kadar da insanın sakat kaldığını, aciliyetin söz konusu olduğunu dile getirerek saatlerce bu yolu savunmuştu.
Ve aynı Yaşar Topçu 1999 yılında 55. ANA-SOL-D hükümetinin projelendirip kararnamesi bakanlar kurulunca imzalanan, 22 kasım 1998’de Trabzon’da düzenlediği basın toplantısına bu şehrin belediye başkanı Asım Aykan'ın katılmamasını açıkça eleştirip 'Biz bu şehri Güney’e taşıyacak, bu şehri bir o kadar daha büyütecek Güney Çevre Yolu’nu yapıyoruz ve bu şehrin belediye başkanı siyasi kaygıyla bu toplantıya katılmıyor, inanılır gibi değil' demişti.
Ve bakan Topçu dış kredili olarak ihaleye çıkan Güney Çevre Yolu’nun 30 Ocak 1999 birinci kısmı, 31 ocak 1999’da ikinci kısmı ihaleye çıkacağını KDV kararnamesinin dahi bakanlar kurulunda imzalandığını belirtmişti.
Ancak bu ülkede bunalımdan beslenen o zamanki CHP lideri Deniz Baykal yoktan sebeplerle 55 ANA-SOL-D hükümetini yıkarak 56'ncı DSP azınlık hükümetinin kuruluşuna destek vermiş, bu hükümetin bayındırlık ve iskan bakanının ilk icraatı ise bu ihaleleri durdurmak olmuştu.
57. hükümetin bayındırlık ve iskan bakanı Koray Aydın ise KDV kararnamesi bile imzalanan Güney Çevre Yolu’nun projesini 'Bu proje afaki bir projedir' diyerek karayollarının arşivine göndermişti.
58 ve 59. AK Parti iktidarlarının bayındırlık ve iskan bakanları Zeki Ergezen ardından bu göreve gelen 60 ve 61. hükümetlerin bakanı Faruk Nafiz Özak ise 'Bu proje 20 yıl sonrasının projesidir' diyerek resmen topu taca atarken ve zamanın ulaştırma bakanı Binali Yıldırım ise ‘Bu proje 20 yıl sonranın projesidir’ deyip, dağla deniz arasına kurulan bu şehri ütüleyip daha fazla yerleşim yerleri kazandıracak olan Güney Çevre Yolu projesini karayollarının arşivine indirtip hiç gündem yapmamıştı.
Ama aynı Yıldırım Rize ve Ordu Güney Çevre Yolu’nu ihale etmişti. Yine aynı bakan Yıldırım 11 yıl önce havaalanı yolcu peronunun açılışında ‘Bu havaalanının mevcut pisti bu yükü kaldırmıyor, uçaklar havada dolaşıyor, gerekirse denize doldurup ikinci pisti yapacağız' demişti.
Aradan tam 11 yıl geçti ikinci pisti yatırım programına dahi aldırtmamıştır. ‘Laf söylenene kadar senin esirin, söylendikten sonra sen onun esirisin’ ilkesini düstur edindiğimizden, söylenenleri zamanı geldiğinde insanların önüne sürme hastalığımız var neylersin..
Bu milleti kimse kandırmasın!