Futboldan sonra Trabzon’un en önemli ve en çok takip edilen sportif organizasyonu haline gelen basketbola kentimizdeki ilgi taraftar bazında gün geçtikçe artarak devam etmekte. Basketbolun sürekli aksiyon içeren özeliği tam da Trabzon insanının yapısına uygun olarak onunla özdeşleşiyor. İnsanların sportif şiddet ve yozlaşmadan bıkmış olmaları, onların basketbol salonlarına olan ilgisini her geçen gün biraz daha arttırıyor. Trabzon’da da Trabzonspor Kulübü’nün basketbolu sahiplenmesiyle, alternatif bir sportif yol bulan insanlar, salonun, şehrin dışında ve ulaşımı Trabzon için zor kabuledilebilecek bir konumda olmasına rağmen, basketbol maçlarını Türkiye standartlarının üzerinde bir seyirci kitlesiyle izler hale gelmiştir.
Bunda, trabzonspor Medicalpark’ın avrupa’nın en üst düzey liglerinden bir tanesinde oynamasının ve ligdeki oyuncu kalitesinin üst düzeyde olmasının da çok önemli etkisi vardır. Basketbol artık Avrupa’da ve dünyada da izleyici kitlesi ve ilgi bakımından futboldan sonraki en önemli branş haline gelmiştir. Geçtiğimiz ay içerisinde ülkemizden bir kulübümüzün Euroleague’de oynadığı grup maçının 200 ülkede naklen yayınlanmış ve 2 milyarın üzerinde insan tarafından izlenmiş olması bu ilginin kanıtlarından biridir. peki dünyada böylesine üst düzey hale gelmiş bir branş için trabzon olarak gerekli yatırımlar yapılmakta ve planlanmakta mıdır? Bu sorunun cevabı, gerek şu anda basketbolu elinde tutan Trabzonspor Medicalpark yönetimi, gerekse bu kentin yerel yöneticileri tarafından ciddi bir şekilde analiz ederek verilmelidir. aynı zamanda, basketbolun bu şehre ne kattığının, şartların daha da iyileştirildiği taktirde neler katabileceğinin ve kaybının nelere mal olabileceğinin çok dikkatli ve hassas bir değerlendirmeye tabii tutulması gerektiğini düşünüyorum.
Öncelikle Trabzonspor Medicalpark yönetiminin yıllarca ortaya koyduğu A takım projelerinin yeterli olamayacağını, mutlaka, ciddi, planlı ve organize bir altyapı yapılanması gerçeğini kabul etmesi gerekir. altyapı, 2-3 tane antrenörü istihdam ederek gerçekleştirilebilecek bir organizasyon değildir. Çok daha geniş bir teknik ve idari kadroyla, sadece Trabzon’u değil bölgeyi, ülkeyi ve hatta yurtdışını kapsayacak bir çapta olma zorunluluğu vardır. Başlı başına bir ya da birkaç yöneticinin içerisinde olması gereken bir yapılanmadır. Aynı zamanda altyapı organizasyonun salt amacı a takıma oyuncu kazandırmak değildir. Basketbol kültürünü o şehrin tabanına yayarak, yarınlarda altyapıdaki çocukların, oyuncu olmasa bile, kentteki antrenör, yönetici, hakem ve basketbol seyircisi potansiyelinin geliştirilmesi amaç edinilmelidir.
Tesisleşme ve eğitim de bu konuda gözardı edilmemesi gereken durumlardır. Altyapılarda amatör kulüplerin kalitesi de yine Trabzonspor Medicalpark altyapısı için son derece büyük bir önem arzettiğinden,onlarla da ilişkiler geliştirilip desteklenmelidir. Yine A takım organizasyonu da sadece bir ya da birkaç kişinin tekeline teslim edilmemeli özelikle transfer verimliliği konusunda kulübün bünyesinde bilgili ve deneyimli insanlardan oluşan bir scout ekibi ile hareket edilmelidir. Yerel yönetimler ve üniversitenin de yine Trabzonspor’un dışında basketbola sahip çıkması gelişim açısından son derece önemli bir durumdur. Özelikle kadınlar ligi ve erkekler 1. ligine baktığımızda belediye ve üniversite sponsorluğundaki takımların bir hayli fazla olduğunu görmekteyiz. Fakat şehrimizde maalesef belediye ve üniversitenin sportif organizasyonları yeterli kadar desteklediğini söyleyemiyoruz. Özelikle basketbola olan ilgi nedeniyle şehrin içerisinde antrenman salonlarının olmayışının amatör kulüplerin altyapılarının her geçen gün artarak kapandığına ya da müsabakalara katılımların azalması sonucu liglerin dahi teşkil edilememesine neden olmakta. Bugün bir amatör kulübün salona kira bedeli ödeyerek altyapısını sürdürme şansı yok denecek kadar azdır. Bu da kulüplerin, A takımı böylesine üst düzey bir ligde oynayan kentimizin altyapısının tamamen ortadan kalkması anlamına gelmekte.
Bütün bu tespitlerin ardından yapılması gerekenin, sporun dinamiklerinin bir araya gelerek geleceğe dönük ciddi bir planlama yapmaları ve sağlam bir işbirliği uygulamaları gerçeğidir. kulüp yöneticiliğinin, vitrin haline gelmiş a takımdan ibaret olmadığının benimsenmesi, yerel yönetimlerve üniversitenin de bir sportif misyonu olduğunu unutmaması gerekir. Yoksa Trabzon adına son derece önemli olan bir organizasyon yok olup gidecek, olan bizlerin içerisinde yaşadığı bu kadim kente olacaktır. Zira dışarıdan gelenler yarın ceketini alıp bu şehri terk ederken bizler hala bu şehirde yaşıyor olacağız.