İSTİNYE ALPER’SİZ OLAMAZDI

Bir babanın kaleminden İstinye eyleminin öteki yüzüydü. Adı Alper Yılmaz, tüm zorluklarına ve engellerine rağmen Bordo-Mavi’ye olan sevgisinden ödün vermeyen bir Trabzonspor taraftarı. Trabzonsporlu taraftarların önceki yıllarda İstinye’deki hak ve adalet arayışlarında yine ön saflarda yerini aldı. İşte babası Atakan Yılmaz'ın kaleminden İstinye eyleminin öteki yüzü. "Alper'in odasına girdim. Üzerinde Trabzonspor battaniyesi, uykunun en tatlı yerinde. Bir süre O'nu izledim ve kendime sorular sormaya başladım. 'O'nu İstinye'ye götürmeli miyim? Yolculuk sırasında dışarı çıkma ihtiyaç gelirse, klozeti olan bir tuvalet bulabilir miyim? Kafilemiz yolculuk boyunca birkaç yerde (Bursa Ts Club-Feribot-Yemek ve ihtiyaç molaları) duracak. Bu molalarda herkes otobüsü terk edecek. O'nu her molada indirebilecek miyim? Hava şartları müsait olmazsa ve molalarda Oğlum'u indiremezsem, bunun psikolojik etkisini aşabilir mi? Kırmızı bültenle aranmıyorum çok şükür ama, İstinye'de olası bir gözaltı ve GBT sorgulaması sonucunda alınma ihtimalim de var! Böyle bir durum söz konusu olursa Oğlum bensiz ne yapar?' Bu düşünceler içinde bir süre daha izledim Oğlum'u. Bir an 'Hiç dokunma uyusun. Dönüşte ki dönebilirsem, gerekçeleri güzel güzel anlatıp gönlünü alırım' dedim kendi kendime. Dedim ama, bunu ben bile kabul edemedim! Sonra, 'En iyisi uyandırıp kendisine sorayım. Belki uyku daha tatlı gelir, kendiliğinden gelmek istemez. Evet evet, en güzeli bu!' Yüzükoyun yatmış o kadar tatlı uyuyordu ki. Hafifçe saçlarını okşayıp 'günaydın Oğlum' dedim. Anında gözlerini açtı ve 'günaydın Babacım' dedi ilk uyanma anının o mamur ses tonuyla. Uykunun en tatlı yerindeydi o an. Hani hepimiz yaşarız ya, bir stresle uyanırız, kalkmaya mecburuzdur da azcık daha uyusak der, kalkmak istemeyiz. İşte tam bu haldeydi ve tam sırasıydı.. Topu Alper'e atacağım ve O'da kucağına alıp uyuyacak!..Ve o müthiş sahne: -İstinye'ye gelecek misin Oğlum? Sol kolunu yastığına koyup destek alarak birden başını yukarı kaldırdı, 2 saniye önceki kısık ve mamur ses tonu yerini, İstanbul'u fethetmeye hazırlanan Fatih'in kararlı nidalarına bırakmıştı.. -Gelicem tabi Baba! İstinye bensiz olur mu?!? Bir kez daha gurur duydum.. Oğlum ve ben "İstinye bensiz olmaz" diyen 10 bin yürekle birlikte oradaydık. Tıpkı, katılamadığı için kahrolan milyonların yürekleriyle de olsa orada oldukları gibi..." (Atakan YILMAZ)

ONLAR TRABZONSPOR’U TRABZONSPOR YAPTI

Mimar Mühendis Utku Bozoğlu. Genç Trabzonspor'da her alanda şampiyonlukların planlamasını yapacak hesap adamlarına ihtiyaç vardı. Oda bu işi başarıyla yapanlardan biri idi. Zaten fazlada anlatmaya da gerek yok o dönem yönetimlerin eserleri ortada. Onlar Trabzonspor’u, Trabzonspor yaptılar. Saygı ve sevgiyle. Eczacı Ruhan Öngür. Yeni kurulmuş profesyonel bir kulüpte, onun gibi zeki ve becerikli bir yöneticinin çok büyük katkıları olmuştur. Bilenler iyi bilir. Onlar Trabzonspor’u Trabzonspor yaptı. Rahmet, saygı ve sevgiyle.

AS SÜRMENESPOR

Mübadil Trabzonlular tarafından Yunanistan’da kurulan, Atina'nın köklü spor kulüplerinden biri olan, memleketlerinden ayrılmanın yasını formalarındaki siyah renkle gösteren Sürmene Spor Kulübü, tam 94 yıldır faaliyetlerini sürdürmekte. “Athlitiko Sourmenon” Türkçe ismiyle Sürmene Spor Kulübü, Atina şehrinin Elliniko bölgesinde, 1928 yılında mübadil Sürmeneliler tarafından kurulmuştur. Atina’nın en eski ve en ünlü futbol takımlarından biridir. Ancak kurulduktan tam 11 yıl sonra Atina liginde resmi olarak oynamaya başlamıştır. Sporu, futbol yoluyla geliştirmeye karar veren mübadil Sürmeneliler tarafından 1928'de kurulmasıyla Athlitiko Sourmenon faaliyetlerine başlar. Süre gelen 11 yıl boyunca kulüp gayri resmi olarak faaliyet gösterir. 2. Dünya Savaşından sonra, bölgenin diğer tarihi yerel Mübadil Trabzonlular’ın takımı olan Komnenos Athlitiko ile güçlerini birleştiren Sourmenon, 1939'da ilk tüzüğünü, ülkenin o zamanki futbol otoritesine sunar. O zamandan beri sürekli olarak düzenlenen şampiyonluklara ve kupa maçlarına katılır. Sourmenon kulübünün amblemi çift başlı kartal figürüdür. Takımın renkleri kırmızı ve siyahdır.

BEAUTIFUL EMİNE!

Dünyaca ünlü fotoğrafçı Mary Ellen Mark, onu üne kavuşturan fotoğrafı 1965’te Trabzon’da çekti. Mark, "Beautiful Emine" adını verdiği bu fotoğrafı Time dergisinde "Beni Ben Yapan Fotoğraf" olarak tanımladı. Kendini sokak fotoğrafçısı olarak tanımlayan sanatçı, 1965'te Fulbright bursuyla geldiği Türkiye'de İzmir, İstanbul ve Trabzon'da çektiği fotoğraflardan oluşturduğu portfolyosuyla profesyonel fotoğraf dünyasında adını duyurmuştu. Mark: "Ben hayatımı değiştiren fotoğrafı 1965’te Trabzon’da çekmiştim. 10-12 yaşlarında sarışın bir kız çocuğunun gülümseyen fotoğrafı. O fotoğraf hala dünyanın dört bir yanında yayınlanıyor. Herkes beni o fotoğrafla hatırlıyor." "Trabzon’da kaldığım süre içinde sabahtan akşama kadar dolaşıyordum. Sürekli yürüyordum. Onu gördüğümde evinin önünde oynuyordu. Poz vermesini istedim. Çok fotojenik bir kızdı. Çocuk olmasına rağmen kadın suratına sahipti. Beni ailesiyle tanıştırmıştı. Birlikte yemek yemiştik. Mary Ellen Mark’ın, 1965 yılında çektiği ve kendisine bugüne kadar birçok ödül kazandıran fotoğraftaki ‘Trabzonlu kız’, şimdi 67 yaşında. Bir gün, bir arkadaşının oğlunun kendisini pazarda görüp, 'Emine abla bu sen değil misin?' diye gazetedeki fotoğrafı gösterdiğinde şoke olduğunu söyleyen Emine Kolaylı, 'Beni kaşlarımın hemen altındaki o izden tanımış. Çok şaşırdım. Eşime telefon açtım.' 'O fotoğraf çekildiğinde 10 yaşındaydım. Rumlar'dan kalma iki katlı bir evde oturuyorduk. Sokakta oynuyordum. Yanıma şık giyimli bir kadın geldi. İşaretlerle benim fotoğrafımı çekmek istediğini söyledi. İşaretlerle poz vermemi istedi. Üzerimdeki elbise de yeni alınmıştı. Ben de elimi çeneme koyup o pozu verdim. Daha sonra unuttum. Bu fotoğrafı 39 yıl sonra göreceğim aklımın ucundan bile geçmezdi.' Mary Ellen Mark, Beautiful Emine'yi bulup yeniden fotoğraflamak; Emine Kolaylı ise Mary Ellen Mark ile yeniden buluşup ona poz vermek istedi fakat Mary Ellen Mark, 2015 yılında kemik iliği yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Emine; Bugün 67 yaşında. Evli ve iki çocuk annesi olan Emine Kolaylı, İzmit Gölcük/Değirmendere’de ailesiyle yaşıyor.