Kafa karıştıran bir karar(!) “ABD Suriyeden çekiliyor”.
Haberin çıktığı anda konuya en uzak noktada bulunan bizim köy’ün çobanı “Memed ağa” dahi “İnanma yalan, var bir numara bu deyyuslarda”. Zaten de kimse inanmadı ya. Rusya Federasyon devlet başkanı Wladimir PUTİN dahi hemen beyanat verdi.
“Suriye’den ayrılacaklarına dair bir emare yok. Zaten Afganistan için de aynı şeyi söylediler halen ordalar”. Evet, zaten yalan ABD’nin en güzel yemeğidir. Pişirip pişirip yedirirler. Şimdi biz bu haber üzerine gerekli yorumumuzu yapalım da sonra geleceğin ne göstereceğine bakarız.
Öncelikle ABD’nin çekilmesi haberinin hemen üzerinden iki değişik senaryo haberleri çıktı. Birincisi; Fransa hemen ortaya atladı“ABD’nin boşalttığı üsleri biz doldururuz”.
İkinci seçenek te TRUMP’tan geldi “Buradan çekilecek üç bin ABD askeri yerine 20 bin Peşmerge yerleştireceğiz. Evet, bakın mesele aydınlığa kavuşuyor. Amerika’nın çekildiği bir yerden çekildikten sonra oradaki insanların iflah ettiği hiç görülmemiştir.
Zira çekilirken oralara öyle bir fitne tohumu ekip gider ki 40 yıl ora insanı ve çevresi fitne ve fesattan başını kaldıramaz. Ektiği tohumlar yüzünden kırk yıl insanlar birbirini yer.
Biz şimdi ikinci şıktan meseleyi aydınlatalım. Öncelikle kimse sanmasın ki ABD askerini Suriye’den çekince meydan Türkiye’ye kalacak. Yani Türkiye YPG/PYD ile baş başa kalır. Türkiye de bunları oradan üç aydan temizler iş biter. Hayır, aman ha.
Buraya yirmi bin Peşmerge doldurması demek Türkiye’nin karşısına daha organize bir Kürt oluşumu dikecek. Zaten Amerika te Saddam’ın devrilmesinden sonra yaklaşık beşbin Irak Kürtüne ABD vatandaşlığı vererek onları Amerika’da eğitip sonra da Irak’a geri yolladı. Yani bu Kürtlerin beynini yıkayıp Amerişkanlılaştırarak tam bir Türk düşmanı halinde zombileştirdi.
Yani ABD marka askerlerin çekilmesi(tabii çekilirse) hiçbir şey ifade etmez bilakis daha beter ortalık kan gölüne dönecek. Bu konu derin, bu konuda daha geniş bir yorum yazısını ileriki safhalarda ele alıp yayınlayacağım.
Gelelim bizim ikinci sıraya aldığımız ilk ABD seçeneğine. Yani Fransa’nın “Amerikan üslerini biz doldururuz” niyetlerine. Bu niyet enayice Amerikan oltasına dalmaktan başka bir şey değil. Be Fransız(!) Fransa, ne kadar safsın. Sizin başkanınız Makron “Avrupa ordusu kuralım” gibi ufak bir söz etti bakın sarı yelek fırtınası sizi allak bullak etti.
Makron hemen çırlayıp “Trump, Bu işe karışma” diyerek bu fırtınayı Trump’ın Fransa’dan intikam alma rüzgârı olduğunu açık etti. Ha, gelelim Trump’ın diğer beyanatına. “Buraları birazda başkaları korusun”.
Elbette Suriye işgali ABD’ye epey pahalıya mal oldu. İstediklerini alamadılar. Planları Türkiye tarafından en az 50 yıl geri atıldı. Şimdi ne yaptı? Bir taşla iki kuş vuracak.
Hem sarı yelek anarşisi ile ekonomisini bozduğu Fransa’yı Suriye’ye çekerek ikinci bir darbe vuracak ona. Hem de Türkiye’nin başına ikinci bir cephe açıp Türkiye’yi daha da bunaltacak.
PYD/PKK derken DEAŞ’ı da bize ihale edecek. Sonucu Allah bilir. Hiç kimse ABD çekildi meydan Türkiye’ye kaldı sanmasın. Gelecek günler daha fazla yoruma açık…Görüşürüz.