Milli Türk devletinin kuruluş sürecinde de Trabzon Vilayeti sınırları içerisinde yaşayan Doğu Karadeniz Türklüğü Pontus tehlikesi ve Ermeni yayılmacılığına karşı milli refleksini göstermiş; türdeş bir nüfusa dayalı; merkezi nitelikli; üniter yapıya sahip Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluşuna omuz vermiştir. Milli meselelerde bu azim ve kararlılık hiç eksilmeden, her zaman kendini göstermektedir ve ilelebet de gösterecektir.
Son 30 yıl içerisinde küreselleşme sürecinin de ivmesiyle çevre, kültür, inanç turizmi vb. alanlarda masumiyet görünümlü; ancak arkasında sinsi hesapların olduğu bazı projeler yürütülmektedir. Özgüveni ve öngörüsü yüksek Doğu Karadeniz Türklüğü bütün olup bitenin farkındadır. Bu vatanperver insan yapısının feraseti her türlü hesabı bozacak niteliktedir. Tarih bunların örnekleriyle doludur. Trabzon’un fetih tarihine denk getirilen ve bu yıl 23 Ağustos’a ertelenen Sümela’daki Ortodoks ayinini bu hassasiyetimizle çok manidar bulduğumuzu kamuoyu ile paylaşmak isteriz.
Lozan hukukuna aykırı olarak ve Türkiye Cumhuriyeti yasalarını göz ardı ederek uluslararası platformlarda kendisini “ekümenik” olarak takdim eden Patrik Bartelemeos’un bu ayini yönetecek olması ve bunu gelenek haline getirmesi Türk kamuoyunun kabul edebileceği bir şey değildir. Yetkililerin bu noktada kamu vicdanındaki bu yürekli sese kulak vermelerini arzu ediyoruz.
Türk milletinin sağlam bir cevheri olan bizler; mütekabiliyet esası gereği Batı Trakya Türklerinin haklarının ihlal edilmemesini; Patrikhanenin Lozan’daki azınlık hukukuna riayet etmesini ve sınırlarını zorlamamasını bekliyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle; 563 yıl önce ( 15 Ağustos 1461) bu toprakları fethedip Türk yurdu haline getiren ecdadımız Fatih Sultan Mehmet ve onun şanlı askerlerini rahmet, minnet ve saygıyla anıyor, üzerinde yaşadığımız toprakların ebedi Türk yurdu olarak kalmasını sağlayan Ulu Önder Atatürk’ün 15 Eylül 1924’te Trabzon’da söylediği şu sözleri kamuoyunun dikkatine bir kez daha sunuyoruz:
Arkadaşlar,
Beş sene evvel ilk defa Samsun’a ayak bastığım zaman bana kuvvet-i kalp veren vatandaşlarımın ilk safında kahraman Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım. Sakarya melhame-i kübrâsına Üçüncü Fırka ile yetişen Trabzon evlatlarının meydân-ı muharebede gösterdikleri fedakârlıkların kıymetli hâtırası daima dimağımda menkuş kalacaktır. Bu vatanperver halka, o kahraman evlatlara mâlik olan bu kıymetli memleketinizi bir Ermenistan mahreci veya muhayyel bir Pontus krallığı ülkesi yapmak talep ve tehditleri ne meş’um idi. Şüphesiz o kâbuslar ilelebed hayal olmuştur.
Türk Ocakları Trabzon Şubesi